Emeğine sağlık

Ginolu'ya geldiğimizde heyecanım bir kat daha arttı. Limanda çok yüzmüşlüğümüz vardı ama arkadaki koya yaklaşık 30 senedir gitmemiştim. Neyse çocuklar gibi atlaya zıplaya bir çırpıda inivermiştik patikayı. Tamam gençliğimizde iyi yüzerdik, azgın dalgalar ile biz dalga geçerdik mahalleden arkadaşlarımla. Hey gidi günler. Yaşlanıyoruz be kardeşim.Can arkadaşlarım yanımda değillerdi ama Canım Kardeşim sen vardın, beni yüreklendirdin." Abi şu az ötedeki kayaya geçelim orada dinleniriz" yok "Şuradan kıyıya çıkar dinleniriz" diye diye beni gaza getirdin. Ama ne o kaya gelmek bildi ne de kıyıya çıkabildik. Kandırıkçı seni.Şaka şaka, hani derler ya soluğun ensemdeydi gerçekten. Ben sana değil sen bana ayak (kulaç) uydurdun her daim yanımdaydın. Yavaş yavaş dinlene dinlene bu güzellikleri,macerayı seninle paylaşmak çok iyi geldi bana.

Eveet geldik maceramızın başına. "Abi yarın sabah erkenden Ginolu'nun arkasındaki koya yüzmeye gidelim" dediğinde çok heyecanlandım. Memleketimin her köşesi cennettir ama galiba Ginolu'nun arkasındaki koyun güzelliklerini biraz ihmal ettik. Bunun sebebi gözlerden ırak olması biraz da üşengeçlik.O kadar heyecanlıydımki saatin alarmı çalmadan çok güzel bir sabaha uyandım. Sözleştiğimiz gibi Güneşin doğuşuyla yollardaydık.

Soluksuz izledim. Bu kadar güzel olduğunu bilmiyordum.

O sesindeki yüreğindeki heyecan ahhh ahh hiç dinmesin inşallah, ben aldım o heyacanı...