Neredesin kardeşim

Ahsap Süresi 37. Ayeti okuyunuz .

@@mustafaengur2879 okudum ve bence çeviri hatası var

@@senemkandemir2029 prof. Mehmet Okuyan'ı dinleyin Çok net açıklamalı doğru şekilde anlatıyor.

@@nejlaca4229 valla ben artık profesörlere inanmıyorum herkes zeydin Hz. Muhammed'in evlatligi olduğunu söylüyor öğretmenlerim bile

@@senemkandemir2029 düşüncenize saygı duyuyorum. Ancak; Mehmet Okuyan çok farklı açıdan hadislerle cevap veriyor. Bir kaç videosunu izleyin derim

Kendisi yaptigi mealde evlatligi degil "himayesindeki" seklinde tercume ediyor. Zaten bunu da videoda acikliyor. Tekrar dinleyiniz.

Ayet: “... Biz onu (Zeynep) sana nikâhladık ki EVLATLIKLARI eşleriyle ilişkilerini kestiklerinde müminlere bir güçlük olmasın ...” (Ahzâb Suresi 33/37-38). "Bundan sonra herkese örnek bir uygulama olsun, evlatlıkları kadınlarıı boşarsa evlenmek isteyen evlenebilsin" diye kural getirilmiş. Günümüz ile o zamanın şartları ve sosyolojisini bir tutamayız ama bunu söylemek, KURAN EVRENSEL DEĞİLDİR demeyi gerektirir. Tüm müslümanlara örnek olsun diye peygambere uygulama yaptırılıyor. kuran evvrenselliğini kenara bıraksak bile o dönemdeki ahlaki seviyede bile kabul görmemiş. Halbuki o dönemin arap dünyasında ahlaki seviye içler acısı. Şu an ile karşılaştırmak abes kaçar. O derece kötü. Fakat buna rağmen halk kabul etmemiş, dedikodular çıkmış ve elbette bunların önüne geçmek için inen ayetler var. Bu durum sadece o dönemde kabul edilmemekle kalmamış, 1400 yıldır hiç bir toplumda böyle bir uygulama yok. Hiç bir devlette, hiç bir adette böyle bir şey yapılmamış. Yani ayetle getirilen kolaylık (evlatlığın boşandığı karısı ile evlenebilme ) ruhsatı hiç bir zaman uygulanmamış ve uygulanmıyor.

Hocam hay Allah razı olsun şeref duyarak izliyorum sizi. Ellerinden öperim

Araplarda böyle bi kültür yok. Allahım emri sadece. Arap halkı bu yüzden Peygamberimize çok baski yapmışlardır

@İSLAMLA MÜCADELE DERNEĞİ arap kültüründe bile yok böle bi sey

@hayatla mücadele derneği sen biyolojik babanı ara ananı babandan başka kimler becermiş onu araştır

Evlatliginda olsa nikahını kiyp sonra kendi ne almak günah degimi onca kadının namusunu korumak için almış onca kadını yazıklar olsun onun eliyle evlendi kaynatasinin karısı olmak nedemek himayesinde alsa genede evlenilmez yahu insanları aldatiyorsunuz çocuğa anlatımda cevabı alın ayıp günah yahu günah tır olucak bir şey değildir

Hoşuna gitti dimi.

bende ilk defa bu kadar çarpıtılan bi açıklama dinliyorum

@@emrebey8396 işinize gelmeyen her şey çarpılmış ifade değil mi?

@@ridvan.havayasor. Uzun zaman olmuş ,inşallah yaşıyorsundur. Baştan aşağı çorbaya çevrilmiş bir açıklama ,anlattıklarının bir kaç olayı doğru. Bu adamı,öven, saygı duyan, Allah’a cc yalancı diyen birini övmüş olur. Sonucunu biliyorsunuz ,inşallah. Adam KAFİR ,evet KAFİR .

Bir de benden dinleyin… Öncelikle "zevç" kavramını yalnızca insanın eşi/karısı olarak anlamaktan vaz geçmeliler çünkü Kur'an'da bu kavram seni tamamlayan şey olarak da geçer. Örnek, Vakia suresi 7'de "Ve siz üç zevc olursunuz" der Rabbim ve bu zevçleri anlatır. Bir grup iman da zevç olurken bir grup kafirlik de zevç olmuştur. Gece gündüzün zevcidir. Sıcak soğuğun vb. Kısaca ister benzer ister zıt olsun başka biriyle/bir şeyle beraber olan her şeye de denir. Yaptığınız işte sizin zevcinizdir yani eşleştirildiğiniz/eşleştiğiniz. "Zeyd" kavramına gelirsek bu kavramın kök anlamı "Bir şeyin üzerine başka bir şeyin eklenmesidir, artıştır" ki Kur'an'da birçok ayette geçer "ARTIŞ" olarak. Üstelik kullanıldığı bütün ayetler de artış olarak kullanılmıştır ama ne oldu ise bu ayete gelince "Zeyd" bir isim olarak karşımıza çıkıyor ki Allah Kur'an'da hiçbir şekilde bir şeye işaret etmiyor ise bir kişiye ismi ile hitap etmez, bizlere söylemez. Örneğin "Yusuf'un kardeşi/kardeşleri" der ama isim yoktur veya "Musa'nın annesi" der. Ya da Musa'nın yanına gittiği (insanların Hızır diye isimlendirdiği ve üzerine birçok uydurma türettikleri) kişi için yalnızca "kul" der. Kısaca Allah gelişi güzel isim vermezken kimmiş ki bu "Zeyd" Allah onun ismini zikredecek kadar değer vermiş, bu isimle bizlere bir şeyi/şeyleri işaret etmiş olsun? Üstelik hakkında tek bir bilgi kırıntısı dahi yok. Meallere bakar isek hakkındaki tek bilgi "karısını boşamak isteyen" biri yalnızca. Üstelik Allah'ın elçisinin söylediklerine de değer bile vermeyerek eşini boşuyor. Evlatlık diye çevrilen "da’ye" ise kök anlam olarak ki başka anlamı yok "çağırmak" demek ki Dua dediğimiz de bu kelimedir veya davet. Kelimenin sadık kalınarak çevirisi yapılsa, "çağırdıklarınız" olarak çevrilmelidir. Meal yazarlarının "İlişiğini kesmek" olarak anlam vermeyi kararlaştırdıkları kavram olan "vetaran" ise kök anlam olarak "Arzu, dilek, düşkünlük, merak ve önemli ihtiyaç" demektir. Bir başka kavram olarak "yanında tut, bırakma, ayrılma gibi" anlamlar verilen "imsak" kavramının kök anlamı ise "Bir şeye yapışmak ve onu korumak" demektir. Kök anlamına uygun olarak toparlayarak anlam verir ve sonra da anlamaya çalışır isek… Ahzab, 35: Hani, Allah'ın kendisini ni'metlendirdiği ve senin de ni'metlendirdiğine, " 'Zevceni eşleştirildiğini', 'imsak et; ona yapış ve koru.' Allah'a 'takvalı ol; Allah'a karşı sorumluluklarının bilincinde olarak kuralları ile korun' " demiştin. Allah'ın açığa çıkaracağını, nefsinde gizliyor ve herkesten çekiniyordun. Allah'tan çekinmen daha 'haktır; uygundur.' Ondan 'zeyd; artış yaparak' 'vetaren; ihtiyacını karşılamayı' 'kaza ettiğinde; hükmettiğinde' onu seninle 'tezvic ettik; eşleştirdik." 'Da'yelerin; çağırdıkları' 'zevclerinde; eşleştirildiklerinde' vetaren; ihtiyaçlarını karşılama konusunda' 'kaza ettiğinde; hükmettiğinde' mü'minler üzerinde bir güçlük olmasın diyedir. Allah'ın emri yerine gelmiştir. Tırnaksız… Ahzab, 35: Hani, Allah'ın kendisini ni'metlendirdiği ve senin de ni'metlendirdiğine, "Eşleştirildiğine yapış ve koru. Allah'a karşı sorumluluklarının bilincinde olarak kuralları ile korun" demiştin. Allah'ın açığa çıkaracağını, nefsinde gizliyor ve herkesten çekiniyordun. Oysa Allah'tan çekinmen daha uygundur. O, onda artış yaparak ihtiyacını karşılamaya hükmettiğinde onu seninle eşleştirdik. Öyle ki çağırdıkları ile eşleştirildiklerinde ihtiyaçlarını karşılama konusunda hükmettiklerinde mü'minler üzerinde bir güçlük olmasın diyedir. Allah'ın emri yerine gelmiştir. Evet ayette geçen kök anlamlara sadık kalarak anlam verdim. Peki ayet ne anlatıyor. Allah birine ni'met vermiş yani ona dünya ve ahirette fayda sağlayacak bir iş vermiş ve elçide aynı şekilde ona fayda sağlamış bu iş ne ise. Ve bunu yaparken de "eşleştirildiğin" yani sana uygun olan bu işe "yapış ve koru, Allah'a karşı takvalı ol" demiş yani "sana verilen bu işe ihanet etme" diyor. Aynı zamanda Muhammed nebinin Allah'ın ni'met dediği bu çok değerli işe karşı ilgisi var (hangi mü'minin olmaz ki Allah'ın ni'met dediğin de.) Fakat bu kişi bu işte kendi ihtiyaçlarını karşılama yoluna giderek artış yapıyor. Allah da bu görevi ondan alıp elçi ile eşleştiriyor. Bunun nedeni olarak da olur mü'minler bu kişinin yaptığı kötü davranışı gördükleri için kendilerine uygun bir iş ile eşleşmekten ve ihtiyaçlarını karşılamaktan artık çekinip korkabilirler diye olduğunu söylüyor. Kısa bir benzetme ile anlatır isem, Allah sizi hazine ve maliyeden sorumlu biri yapıyor, siz ise vergileri artırarak kendi ihtiyaçlarınızı da buradan gelen para ile karşılamaya başlıyorsunuz (yabancı gelmedi değil mi.:) Allah da bu görevi sizden alıp bu konuda daha dikkatli olacak olana veriyor. Doğrusunu yalnızca Rabbim biliyor.

Yani 1500 yıldır bütün islam alimleri Kuranı, islamı yanlış anlamış, düşünmüş, yaşamış. Kuranda da oğlulluğu diye geçer. İnsan inandığı dinden bu kadar mı utanır?

@@gokhanqurnaz helal olsun sana. Dediğine sen inandın mı?

@@gokhanqurnaz Dediğiniz gibi Allah, Kuran da isimler konusunda oldukça ketumdur. Örn. Meryem harici, başka hiç bir kadının ismi geçmez, Zeyd'de Kuran da ismi geçen tek sahabedir! O denli özeldir. Zeyd'i bu denli önemli kılansa, ayette anlatılan mesele yüzündendir. Normalde ceza alaması gerekirken, (Resulu dinlememiştir, boşama dediği halde boşamıştır, bu konuda Ayetlerde vardır "Allah ve Resûlü bir işe hüküm verdiği zaman ..." diye) tuhaf şekilde Allah tarafından Kuranda ismi anılarak ödüllendirilmiştir. Bu bir ödüldür. Hasılı Zeyd hiç bir şekilde ceza almamıştır. Aksi gibi Zeyneb'de almamıştır, o da dinlememiştir. Olan Resule olmuştur, tüm fatura ona kesilmiştir.

Ganimet malından çaldığı şeklinde bir olay var Aliimran Suresi 161. Ayette geçer beni aydındatırmısın ? Arkadaşları sen çaldin ganimeti demişler sen peygamberin arkadaşı olsan dermiydin ?

37. Ayet

iftira kolay affedilmez. insnaların kalplerindekini kimse bilemez.

nereden sipariş ettiniz stok yok benim baktığım yerlerde yeni mi bitti acaba

Okadar çok uydurma rivayet varki, kaldıki bu belirttikleriniz doğru olsa bile Allah, evlatlığın kişinin asla gerçek çocuğu olamayacağını onların din kardeşlerimiz olduğunu açıklıyor.

Adam sırf ordan burdan kıvırtıp durumu kurtarmaya çalışıyor, 1500 yıldır onca islam alimi yanlış demişde bu adam mı onları düzeltiyor?

Allah'tan daha mı iyi biliyorsun birader ?

@@emrebey8396 Böyle argümanlardan tiksiniyorum.Çoğunluğa tapan herifler sizi

Evlenerek de "özgeçmişinde köle olan biriyle hür olan biri evlenemez" örfünü yıkmış oldu. İslam hak dinidir, her zaman haksız örf adetlerin karşısında durur.

1500 yıldır kim ne demiş önce onu bi açıklığa kavuşturun.

Aynen bende ona anlam veremedim. Toplumsal reform, köle statüsünü kaldırma bir kadının hayatını mahvetmeden yapılamıyor mu? Bir kadını istemediği biriyle evliliğe zorlamak kadına zulüm değil mi? Hoşgörü dininde zulmün ne işi olsun.

Hz Zeynep'in istemediğini kim söylüyor? Zira hz zeyd'le anlaşamamsının nedeni hz Muhammed'e aşık olmasından Dı ki 40 yaşına kadar da evlenmedi ( o dönemde 15 yaşından sonra evlenmeyen kıza hoş gözle de bakılmaz Dı). Kölelik sistemine gelirsek o döenmi iyiyce araştırmadan duygusal yaklaşmak ne etiktir ne de bilimsel zira o devirde 1000 kadınla evli olan kimselerin bile olduğu bazı kaynaklarda rivayet edilir, köleliğe son verecek ayet (Muhammed 4) henüz inen işti bu yüzden Allah resülü en iyi yöntemi yani toplumda otorite olan birinin başlattığı bir çalışma (tabiri caizse) idi bu (kaldı ki günümüzdeki bazı Hristiyan geleneklerini kökenlerini araştıranlar bu dediğimi anlayacak ve hz Muhammedin ne derece toplum bilimine sahip olduğunu görecektir, islam ümmeti üzerinden örnek vereceksek kandillerin ve camilerdeki tesbih çağırma işleminin kaynaklarına bakılmasını rica ediyorum)

Peygamber sırf evlenmek için onları ayirsaydı ve Zeyd' e ihanet etseydi bunun ahlaksızlık olduğunu söyleyebilirdik. Fakat iki kişinin de rızası varsa bunda doğru olmayacak birşey yoktur. Hz Zeynep ise hep Hz Muhammed ' le evlenmek istemiştir. Zaten daha sonra da bu isteğine kavuşmuştur.

Diyanet'in Hücürat Suresi 13. ayet tefsirini inclerken tesadüf eseri bu olayla karşılaştım. Kuran'ın eşitsizlikleri ortadan kaldırmayı amaçladığını söylerken bu olayı da zikredip misal olarak veriyor: *Kur’an’ın nâzil olduğu zamanda Araplar’da da kavimleri ve kabileleri ile övünme, kendilerini bu yüzden başkalarından üstün görme âdeti (kültürü) güçlü bir şekilde mevcuttu. İslâm insanların eşitliği gerçeğini ilân edince bunu sindirmekte zorlananlar oldu, bazı soylu aileler ve kabileler kızlarını diğerlerine veya âzatlı (eski) kölelere vermek istemiyorlardı. Hz. Peygamber bunlarla mücadele etti, müminleri eğitti ve meşhur Vedâ hutbesinde bütün insanlığa şöyle seslendi:* *“Ey insanlar! Şunu iyi biliniz ki rabbiniz birdir, babanız birdir. Arap’ın başka ırka, başka ırkın Arap’a, beyazın siyaha, siyahın beyaza, dindarlık ve ahlâk üstünlüğü dışında bir üstünlüğü yoktur. Dinleyin! Bu ilâhî gerçeği size tebliğ ettim mi, bildirdim mi?” Kendisini dinleyenler hep birden “evet” dediler. “Öyleyse burada olanlar olmayanlara bildirsin!” buyurdu (Müsned, V/411).*

wkn d

İslamiyet’ten sonra ilk Müslüman olan kişiler arasında Hz. Zeyd Bin Harise (R.A) yer alıyordu.Kur'an-ı Kerim'de Hz. Zeyd Bin Harise (R.A) ismi geçmektedir. Babasının adı Haris bin şurahbil, annesinin adı ise Su'da bint salabe'dir.

Selefilerin tekfirciliklerine karşı cevap vermesi gereken kişiler, ehl-i sünnet olarak kendini tanıtanlar olmalıdır. Çünkü mesele tamamen hadisler ve falanca alimlerin! sözleriyle yorumlanıyor. O yüzden İsmail Yakıt Hoca gibi sadece kuran diyenlerin bu mesele üzerine fikir belirtmesine gerek olmadığını düşünüyorum. Çünkü zaten tekfir edilse dahi ya da mürted olsa dahi bir kişinin öldürülmesi fikri, Kuran'dan değil hadislerden ya da birtakım insanların düşüncelerinden kaynaklanıyor. Bence sorumuz şu olmalı. Bizim dinimizden çıkan ya da küfre düşen kişi ölmeyi hak ediyor mu? Kuran'da bu mu emrediliyor? Din konusunda Kuran'dan başka kaynaklara itibar etmek şart mı?

Fidye karşılığı yada bir şey istemeden bırakın mealinde ayettten bahsetti

köle salmak sünnet idi ve kölene oğlun kadar iyi bakmalıydın kölelerinin onurunu kıramazdın aralarında eş olacaklar varsa onları evlendirirdin

O sizin zanniniz Hz Muhammed Aise annemiz ile evlendigimde Aise annemiz en az 19/20liyaslardaydi oyle salladigin gibi torunu yasinda degildi.70kusur yasindaki halis toprak diyarbakirdan 18yasinda genc kizi getirtip evlemmedimi?gunumuzde kendinden 40 yas kucuklerle evlenen'unluler'sarlatanlara gelince sevmisler asmin yasi yok diyorlar soz konusu Hz Muhammed olunca olmadik askin yasi yok demiyorlar asalik 2 yuzluler.

Evlatlık demek zaten himaye demek. Çevirilerde hata yok. İki anlam da aynı kapıya çıkıyo

alakası yok.

Aynen bir insanın hatırına evlenmek ? Zorla evliliğe girmiyor mu?

Yahu sen önce Müslüman mısın ona karar ver! Keza hocanın söylediğini doğru kabul edersek yani Zeyd ve Zeynep'in evliliği üzerinden Allah ve Rasulü toplumsal bir reform yaparak köle statüsüne bir darbe vurmak dilemiş, sen Zeynep'in kendi iradesini konuşuyorsun! Dikkat, Müslüman'ım diyeceksin ve sonra Rasûlullah'ın ve dolayısıyla da Rabbimizin kararını sorgulama cesaretini kendinde bulacaksın! Sen sanıyor musun ki bu vücut sana onunla dilediğini yap diye verildi ey Müslüman?

Şimdi bu konuda niiçin itiraz ediliyor anlayamıyorum... islama göre evlatlık , öz evlat değildir...o nedenle islama göre evlatlık ve eşi yabancıdır...bu nedenle islam açısından bir problem yok...islamda Allah kimlerin kimlerle evlenebileceğini belirliyor....Evlatlığınn eşi senin gelinin olmaz...Yani peygamberimizin gelini yok ki!!! Eğer zaten siz müslüman değilseniz , ateist veya deistseniz size göre bu evlilikte bir anormallik var mı? Veya muhammed , zeydin eşiyle değil hatta zeyd ile eşcinsel evlilik yapsaydı bir anormallik olur mu? Hayır .... yani bu evliliğe kim,neden itiraz ediyor anlamıyorum...bu evlilik islama göre anormal değil, ateist ve deist(dinsiz)lere göre anormal değil....Anormallik nerede....zeyd , muhammedden 5 yaş küçük...muhammed ,zeydle eşcinsel evlilik yapsaydı ,ateist ve deistler alkışlarlardı bile....

Zorla evlendirilen bir kadın boşanabilirmiydi? Soru yanlıs bence.

Zorlamayla değil, hatırla, ikisi arasında fark var. Zaten kısa süre sonra anlaşmazlıklar nedeniyle boşanmışlardır.

Himayesindeki

İslamiyet'in geldiği dönemde Mekke'de yerli nüfusun üç katı köle ve cariye vardı. İnsan ticareti Cahiliye dönemi adetlerindendi. İslamiyet her fırsatta köle azat etme ilkesi getirerek bu sayıyı zaman içinde eritti. Hz. Peygamber ve sahabesinin Medine döneminin sonlarına doğru artık hiçbirinin kölesi ve cariyesi kalmamıştı. Muhammed Suresi 47/4. ayetine göre de savaşlarda bile esirleri köle ve cariye yapmak yasaklanmıştı. Yaklaşık Kur'an'da 12 kadar ayette köle ve cariyelerin tedrici olarak zaman içinde nasıl kaldırıldığını gözlemleyebilirsiniz. Bunun için Kur'an-ı Hakîm Meâli'mize bakmanız yeterli olacaktır.

Bin yıl önce yasasan sende yaparsin

Bu ne sapkın bir yorum, Cenabi Allah Rabbimiz ve Hz. Muhammed (s.a.s) Peygamber Efendimizdir !!!Kelimei Şehadetin anlamini billmiyorsan önce öğren sonra da tövbe et!!!

@@ilkaykaya3914 peygamberde"bana efendi demeyiniz , efendi olan sadece Allahtır " demiştir.

Ateistler ile tartışmak yerine dinini yaşamayı öğren.

Halasının kızı için söylüyor peygambere değil

Allah'ta öyle emrediyor zaten, sorgulayarak okuyun diye. Zaten okuyup sorgulamadan iman ettik demek eksiktir, okuyup sorgulayarak iman etmemek ise düşünce yapısındaki eğriliklerden kaynaklanıyor sanırım. Ya değilse mucizevi bir eser olduğu apaçık

👍🏼

Diger konuları bilmem ama Kölelik konusu sosyal yapıyla alakalı. Birden yasaklamış olsaydı o toplumun hepsini/zenginleri ve güclüleri karşısına almış olurdu. Bazı degişikleri alaıştıra alıştıra topluma dayatmak daha dogrudur

Bahsettiğin ilk olay İslam öncesi dönemde yaşanıyor. Muhammed(a.s)'e Resul ve Nebilik görevi verilmemiş, vahiy indirilmemiş, İslam bu bölgeye hakim olmamış...

Zeynep sürekli Hazreti Muhammete bakıyor Zeydi istemediğini söylüyordu Hazreti Muhammet de içinde ben Zeynep’i Zeyt ile evlendirdim acaba yanlış mı yaptım diye düşüncesi vardı

Son peygamber ama tek peygamber değil öyle derseniz kuran ayetlerini reddetmiş olur

Cevap 1: Her şeyi Allah tarafından sevk ve idare edilmez. Nereden uydurdun. Kendisinin de bizim gibi iradesi vardır. Sadece bizlere göre dsha üstün bir ahlaka ve Allah'ın emirlerine asla karşı gelmeyen İsmet sıfatına sahiptir. Evlilik yapıp, evliliğin hüsranla bitmesinde sorun yok. Çünkü O sadece evliliği kıydı. Neden kıydığı videoda açıklanıyor. Hüsranla bitmesi onun sorunu değil. Bu da videoda anlatıyor.

Cevap 2: Anladığım kadarıyla Arapça ve Arapça grammerine hakim değilsin. Ve Kur-an'ın nasıl tefsir ve yorum edileceği hakkında bilgi sahibi değilsin. Kendisi bunu videoda söylüyor aynen diğer birçok alim gibi 'ayetlerin tek tek incelenmesi sonucu bu tür hatalı yorum ve çeviriler yapılıyor. Ancak Kur-an bir bütündür ve bütün olarak incelenmeli' diyor. İslam'ın en çok çektiği şeylerden biri de budur. Gelenekselci ve yobaz tayfa ayetleri teker teker alıyor. Ancak Kur-an tek bir kitap değil ayet ayet inmiştir. Bu yüzden bir ayet incelenirken o ayette kullanılan her bir kelimeyi Kur-an süzgecinden ve Peygamber süzgecinden geçirilmeli. Bu şekilde tefisr, yorum ve çeviri yapılmalıdır.

Cevap 3: Yine dikkatli izlemediğinden bu soruyu sormuşsun ama ben sana açıklayayım. Hz.Zeyd köle geçmişli bir kuldu. Hz.Zeynep ise hür bi aileye mensuptu. Ve eski Arap törelerine göre: Bir köle/köle geçmişli biri ve hür birisi evlenemezdi.Bu eski Arap örf ve adetlerine aykırı idi. Peygamber Efendimiz(s.a.v.)'de bu doğru olmayan örf ve adetleri kırmak için onların evlenmesinde başrolü oynamıştır. Bu şekilde İslam'ın hem köleye karşı olduğu hem de bir köle ve hür arasında insani ve ahlaki açıdan bir fark olmadığını gözler önüne sermiş oldu. 2. Olarak. Yanlış çevirilerin doğrusu yapıldığında aslında Hz.Zeyd'in Peygamber Efendimiz(s.a.v.)'in evlatlığı olmadığı ve zaten hukuki açıdan aralarında 5 yaş bulunduğu için olamayacakları anlatılmış ve kanıtlanmış oldu. Bu şekilde Peygamber Efendimiz(s.a.v.)'e atılan "gelini ile evlendi" uydurma ve iftirasının yalan olduğu gözler önüne serildi. "Himaye altına alma" yı insanlar "evlatlık" olarak çevirdiği için atılan iftiraların asılsız olduğu görüldü. Umarım kafandaki soru işaretlerine çözüm olmuşumdur. Başka sorun varsa sorabilirsin:)

@@drtm4433 islam köleye karşıysa direkt yasaklayabilirdi, Kuran’da hür ile köle bir olur mu diyor ?????

@@sabahattinali7282 ulan arkadaş orada yapacağı ameller iyilikler hayırlar diyor dikkatli okuyun lan şu ayeti

peki ama "hiç kimse akrabam değil" bu günah anlamak kolay ama "herkes akrabam"ın nasıl bir günahı olabilir en başta miras hukuku karışır öz evlatlar ulan bu geldi dışardan malımıza mülkümüze ortak oldu derler ve kin nefret artar. daha ilerde toplumda ne olur bunu kestrmek güç belki de iyice düşünülürse kestirilebilir toplumdaki öngörüer çıksaydı marx ın öngörüleri çıkardı oysa toplum farklı yerlere gitti

Aleviler geldi gene Saz calsana sen ya Ne ugrasiyorsun dinle kitapla

Sen kesin arap asillsin arap ya tuccardir ya gangaster ,haydut yol kesen uckagitci , arap kulturunun ve arabin oldugu illere sanayi olmuyor mesela urfa ,batman,mardin, cunki gende kulturde yok duvara civi cakmayi beceremez insan artigi şerefsizler

iftira değil gerçektir bu.evet gerçek gelin değildir ama evlatlığının eşidir.

Doğru ama buradaki sorun bu durumun Kuranda anlatılmasına ,ayet olarak zikredilmesine neden gerek duyuldu.Allahu alem diyoruz.

Bok yemenin arapçası dedikleri bu olmalı.

Şimdi bu konuda niiçin itiraz ediliyor anlayamıyorum... islama göre evlatlık , öz evlat değildir...o nedenle islama göre evlatlık ve eşi yabancıdır...bu nedenle islam açısından bir problem yok...islamda Allah kimlerin kimlerle evlenebileceğini belirliyor....Evlatlığınn eşi senin gelinin olmaz...Yani peygamberimizin gelini yok ki!!! Eğer zaten siz müslüman değilseniz , ateist veya deistseniz size göre bu evlilikte bir anormallik var mı? Veya muhammed , zeydin eşiyle değil hatta zeyd ile eşcinsel evlilik yapsaydı bir anormallik olur mu? Hayır .... yani bu evliliğe kim,neden itiraz ediyor anlamıyorum...bu evlilik islama göre anormal değil, ateist ve deist(dinsiz)lere göre anormal değil....Anormallik nerede....zeyd , muhammedden 5 yaş küçük...muhammed ,zeydle eşcinsel evlilik yapsaydı ,ateist ve deistler alkışlarlardı bile....

La 30 yaşında evlatlik mi olur

Siz doğruyu anlatın bakalım!!

ne desin ? Bir sürü aptal var gercegi anlatsa küfür ederler

Adam doğrudan cehenneme gidiyor, sen ne diyorsun. Adam Allah’a cc yalan söylüyorsun diyor, ayetleri inkar ediyor.

@@burhanklavuz9937 milleti cehenneme göndermeye ne meraklıymışsın be arkadaş kimin nereye gittiğini sen nereden biliyorsun ki