Kapalı tekniğin de açık teknik gibi artı ve eksileri vardır. Kapalı tekniğin en büyük artısı, burun uç kısmındaki bölgede ekstra bir kesi olmamaktadır. Dolayısıyla orada uzun dönemde bir iz oluşmamaktadır. Bu psikolojik olarak da daha büyük rahatlık sağlamaktadır.
Onun dışında burunda ön tarafta yine kesi olmaması, burun uç kısmının lenfatik akımını bozmadığı için burun uç kısmının şişmesinin daha az olmasını sağlamaktadır.
Ayrıca yara iyileşmesinin daha çabuk ve kısa sürede olmasını sağlamaktadır.
Yine kapalı teknikte hemen burun ucunun üst kısmında bulunan özel bir ligaman vardır. Bu ligamanı korumak daha doğal olduğu için, bu da ameliyattan sonra daha doğal ve estetik görünüme sebep olmaktadır.
En büyük avantajlarından bir tanesi burun ucuyla ilgili bir işlem yapmak istemiyorsak, burun sırtına direkt ulaşım sağlamaktadır. Böylelikle doğallığı bozmadan sadece kısmi olarak burun sırtına bir işlem yapabilmekteyiz.
Revizyon vakalarda hastanın ihtiyacı veya çok küçükse veya çok büyükse kapalı tekniği tercih ederiz. Çünkü çok minik revizyonlarda kapalı olarak tedavi etmek daha kolaydır.
Çok problemli burunlarda da açık teknik bazen daha tehlikeli olmakta, kapalı teknik daha avantajlı olmaktadır.
Kapalı tekniğin de tabiki kendine göre dezavantajları vardır. Bunlardan en önemlisi simetriği sağlamak kapalı teknikte biraz daha zordur. Daha fazla tecrübe gerektirir. Burun sırtında kist gibi görerek çıkartılması gereken bir lezyon varsa yine kapalı teknik dezavantajlıdır. Burun kemiğindeki eğrilikleri düzeltmede kapalı teknik biraz daha dezavantajlıdır.
Dediğim gibi bu teknikler aslında biri her zaman çok doğru, diğeri her zaman yanlış değildir. Hastaya ve hekimin tecrübesine göre tercih edilmesi gereken yaklaşımlardır.
Detaylı bilgi ve randevu için medient.com.tr... adresini ziyaret edebilirsiniz.
#burunestetiği #rinoplasti #estetik #burun #estetikburun #kapalıteknik #açıkteknik #ibrahimercan #kbbestetik