Ben Galler Prensesi Diana.
Beni tanımayanınız yoktur. Bugün hâlâ gazetelere, filmlere, belgesellere, kitaplara ve dizilere konu
olduğumu biliyorum.
Bunun nedeninin benim modern tarihin simgesi olmamdan ve çok sevilmemden kaynaklandığını
biliyorum. Kimilerine göre çekici ve fotojenik bir moda ikonu kimilerine göre halkın prensesi
kimilerine göre kraliyeti içten yıkan bir asiydim.
Aslında ben içine kapanık ve utangaç biriydim. Kabuğumun kırılması çok uzun zaman almıştı. Ailemde
eksikliğini hissettiğim sevgiyi evliliğimde de bulamayacağımı anladığımda savaşçı kişiliğim öne
çıkmıştı.
Ünüm dünyaları aşıyordu; fakat içimde dolduramadığım koca bir boşluk vardı. Bu boşluğu halkın
Prensesi olarak sevenlerimle doldurmaya çalıştım. Uzaktan herkese gülümsüyordum; ama kimsenin
beni anlamadığını da çok iyi biliyordum.
Niye böyle hissettiğimi bir de benden dinleyin istiyorum.
Size neden Prens Charles ile boşandığımı…
Kendimi neden hayır işlerine verdiğimi…
Ve neden kuralları yıktığımı anlatacağım.
Hikâyemin mutlu sonla bitmesini ben de çok isterdim. Ama bunu siz başarabilirsiniz. Kendi ayaklarınız
üzerinde durarak, mücadele ederek, pes etmeyerek bunu siz başarabilirsiniz.