Рет қаралды 16,126
Nefs mertebeleri ve halleri nelerdir? Nefsin 7 mertebesi içinde kötülüğü emretmek nefsi emmarenin sıfatıdır. Mürşidin elini tutan emmareden levvameye geçer. Nefsi mülhimeye giren insan ise amel eder ama vesveseden kurtulamaz. Nefsi mutmainneye giren kimseye Fecr suresinin 28. ayetinde ki müjde verilir. Nefsi raziye evliya kiramın, nefsi marziyye arifi billahın, nefsi saliha ise nebilerin, rasullerin nefsidir.
Videoyu Baştan Sona İzlediğinizde Şunları Öğreneceksiniz:
00:00 Nefs Mertebeleri ve Halleri
00:28 Nefsin Mertebeleri ve Halleri Nelerdir?
02:22 Nefsin Mertebeleri ve Halleri Nasıl Elde Edilir?
03:20 Tasavvuf ve İlim Birbirini Tamamlar
05:17 Nefsin Sıfatları ve Halleri
07:45 Nefsin Özellikleri
09:34 Nefsin Halleri Maddeler Halinde
11:48 Nefis Terbiyesi Nasıl Olur?
13:28 Alimlerden Nefis Terbiyesi Hakkında Bilgi
Kaynakça
1. Tasavvufi Sohbetler, Mehmed Ildırar, Mürşid ve Mürid Hukuku, sayfa: 33.
2. Birinci ile aynı, sayfa: 39.
3. Tirmizi, Tefsir-i Sure (2) 35.
4. Kalbin Hastalıkları, sayfa: 20-21.
5. İmam Gazali, Kalplerin Keşfi.
6. Kaynaklarıyla Tasavvuf 2, Dilaver Selvi, sayfa: 44-45.
7. Kalplerin Azığı 1, Kutu’l-Kulüp, Ebu Talip El Mekki, sayfa: 345-346.
8. Beyhakî, Şuabu’l-İman 7/338; Acluni, Keşfu’l-Hafa, 1,344.
Nefs mertebeleri ve halleri 7 tanedir:
Nefsi Emmare
Nefsi Levvame
Nefsi Mülhime
Nefsi Mutmainne
Nefsi Raziye
Nefsi Marziyye
Nefsi Saliha
Kötülüğü emretmek nefsi emmarenin sıfatıdır. Mürşidin elini tutan emmareden levvameye geçer. Nefsi mülhimeye giren insan ise amel eder ama vesveseden kurtulamaz. Nefsi mutmainneye giren kimseye Fecr suresinin 28. ayetinde ki müjde verilir. Nefsi raziye evliya kiramın, nefsi marziyye arifi billahın, nefsi saliha ise nebilerin, rasullerin nefsidir.
اِرْجِع۪ٓي اِلٰى رَبِّكِ رَاضِيَةً مَرْضِيَّةًۚ
(Sen O’ndan razı, O da senden hoşnut olarak rabbine dön. )
FECR SURESİ 28. AYET
Çoğu insanlar zanneder ki sufilik, çok ilim ve menkıbe bilmekle olur olur. Hayır, öyle değildir. Bunları bilmenin elbette faydası vardır, ama esas olan tasavvuf ahlak ilişkisi ile ahlakı güzel ahlak haline getirmektir.1
Nefsin mertebeleri ve halleri değişmedikçe ilimden ve nasihattan fayda görülmez.2
Tasavvuf, nefsi eğitmek demektir. Nefsini eğitememiş kimse Tasavvuf terbiyesi ve meyvesi almamış demektir. Mürşidinin verdiği talimat ve emirlere canla başla uyanlar tasavvufta yol kat ederler.
Bu uğurda yol alırken bizi kötülüğe düşürmeye çalışan, yoldan sapıtmaya uğraşan ve şerri öğreten düşmanımız iblis vardır. Bir de bize iyiliği öğreten, hayra teşvik eden ve Allah’ın yolunu gösteren yardımcımız melek vardır.
Kim düşmanımız İblisin dediğini yapar ve onun yolundan giderse nefsi terbiye olamaz. Kim ise yardımcı meleğimizin yolundan gider ve onun dediklerini yaparsa nefsi güzel ahlak ile süslenir ve yüksek mertebelere ulaşır.
Peygamber Efendimiz ﷺ bu yardımcı meleği ve düşmanımız olan iblisi hadisi şerifinde şöyle anlatır:
إن للشيطان لمة بابن آدم ، وللملك لمة : فأما لمة الشيطان فإيعاد بالشر ، وتكذيب بالحق ، وأما لمة الملك فإيعاد بالخير ، وتصديق بالحق
“Kalpte iki ses vardır. Bir ses melekten gelir; hayrı öğretir, hakkı tasdik eder. Diğer ses, düşmanımız iblisin sesidir. Şerri öğretir, hakkı yalanlar, hayırdan sakındırır.
(HADİSİ ŞERİF)3
Nefs Mertebeleri ve Halleri Nasıl Elde Edilir?
Tasavvufta nefsin terbiye olması ve kalbin selim hale gelmesi üç safhada gerçekleşir.
Manevi kirlerden temizlik.
Yüksek ahlaklar ile güzellik.
İlahi huzurda kabul ve Yüce Allah ile özel beraberlik.
Huzur makamı.4
Müslüman ilk önce ilim öğrenmelidir. Sonra öğrendiği ilimleri amele dökmeli ve yasaklardan kaçınmalıdır. Böylelikle manevi kirlerden temizlenen nefis yüksek ahlaklar ile güzellik elde eder.
Fakat şu unutulmamalıdır ki, bu yolun başı ve temeli ilme dayalıdır. Çünkü ilim yağmur gibidir.
Vehb b. Münebbih (rah.) şöyle der: “İlim yağmur gibidir; gökten saf ve tatlı olarak iner. Ağaçlar o suyu kökleri ve damarları vasıtasıyla emer, o suya kendi yapılarına göre tat verirler.
Acı meyve veren ağaçlar suyu acılaştırır, tatlı meyve verenler de tadını tatlandırır. İşte ilim de böyledir; insanlar onu gayret ve arzularına göre öğrenir ve muhafaza ederler.
Böylece ilim, kötü adamın kibrini artırır, mütevazi kişinin de tevazusunu artırır”5
Tasavvuf ve İlim Birbirini Tamamlar
Bazıları nefis terbiyesi, nefs mertebeleri ve halleri cahillere lazımdır, alim olanların ona ihtiyacı yoktur diye düşünür. Halbuki durum tam tersinedir.
Tasavvufun yöneldiği ilme, irfana, hakikate, edebe, feyze, sevgiye, hizmete en fazla alim olanlar muhtaçtır.
Çünkü alimin dini bizzat yaşama yanında onu tebliğ ve temsil etme görevi de vardır. İslam alimi, kendisini değil, Hz. Peygamberi ﷺ temsil eder, etmelidir.
Dinin zahiri ve ve batıni yönü aynı derecede önemlidir. Bütün ilahi emirler hakkıyla korunmalıdır. Din, birinci derecede kalbe hitap eder, kalbin ıslahını öne alır ve her şey kalbe göre şekillenir, değerlenir, değerlendirilir.
Kaynak: muhammedfurkanakdogan.com.tr/...