Askerler, göreve gitmeden önce sevdiklerine mektup yazarlar. Eğer başlarına birşey gelirde sevdiklerine veda edememe korkusunu üstlerinden atmak için bir kalem, bir de kağıt verilir. Benim babamda asker. Tam geçen senelerde, bugün bana da bir mektup geldi. Okulumun kapısının önünde zırhlı araç durdu, babamın silah arkadaşlarından biri çıktı. Geldi, karşımda durdu. 'Başın sağolsun.' dedi ve elinde ki mektubu uzattı. Bir kaç saniye gözlerimi kapatıp gerçekliği sorguladım. Hayatında bir insan var, daha dün gördün. Yanyana oturdunuz sohbet ettiniz, güldünüz. Birşeyler yiyip içtiniz. Sonra gün doğdu, o gitti ve ölüm haberi geldi. O duygu karmaşası ile ağlayarak karışımda ki askerden çıkardım hıncımı. 'Yalan söyleme, daha dün birlikteydik.' diye başlayarak bir süre kelime sıraladım. Asker benim yaşlarımdaydı. Bana döndü dedi ki; 'Bak benim babam şehit. Ve ben onun haberini aldığım da senden küçüktüm. Belki 13, belki de 14 yaşında vardım, yoktum. Anlayabiliyorum. Bu yüzden gel hıncını benden çıkar da ailene yansıtma.' harbi ya dedim. Benim bir ailem var. Daha 13 ve 5 yaşlarında iki erkek kardeşim var, güzeller güzeli bir annem var. Ya onlar ne olacak ? O gün okulun bahçesinde durdum askerin ayaklarının dibinde ağladım. Daha 17 yaşındaydım. İnsanlar bana öyle acıyarak baktılar ki. Kendimi çok kötü hissettim. Ağlayarak askere dedim ki; Anneme söylemeyin. Söylediler. Akşam ev cehennem gibiydi. Herkes ağlıyor, sayıklıyordu. Sonra köşede oturmuş korkak gözlerle etrafa bakan daha minnacık 5 yaşında hayata yeni yeni başlamış kardeşimi gördüm. Yemin ederim o kadar masum bakıyordu ki. Herşeyden habersiz. Aldım onu kucağıma, kendime odama götürdüm. Bu şarkıyı açtım. Sesini yükseltip yatağın yanında ki komodine koydum. Üstünü örttüm, bende yatağa sırtımı yaslayarak yere çöktüm. Sabahtan bu yana ilk kez bana verilen mektubu elime aldım. Üstünde ki yazı beni ağlayarak gülümsetti. 'Kara kızım.' yazıyordu. Esmer olduğum için babam hep beni böyle severdi. Okudum mektubu, bitirdim. Her yeri gözyaşı damlası oldu. Okurken bende bittim. Gece yarısı odadan çıkıp aşağıya indim. Askerler vardı. Kapının pervazına yaslanıp içeriyi izledim. Annem sessizce ağlıyordum, 13 yaşındaki erkek kardeşim ağlamaktan gözleri şişmiş bir şekilde boş boş duvara bakıyordu. Sonra askerlere döndüm. Babamın en yakın arkadaşı. Hem çocukluk arkadaşı, hem silah arkadaşı. Çöktü yere birden başladı hıçkıra hıçkıra ağlamaya. Ya kocaman adam, dev gibi. Çöktü gözümün önünde sarsılarak ağladı. Vay be hayat dedim. Sabah oldu cenaze istiyoruz. Bari biz mezarı olsun istiyoruz ama yok :) adamlar dedi ki gıyabi cenaze namazını kılacağız. Cesedini bulamadık. Kafamda öyle bir yankılandı ki. Cesedini bulamadık, ne demek. Ölüm haberinin üzerinden zaten 3 hafta geçmişti. Sonraki gün sabah gıyabi cenaze namazı kılındı. Boş tabuta ağlar mı insan ? Ben ağladım. Üstünden tam 5 ay geçti. Kapımız alacaklı gibi çalındı. Açtım. Karşımda bana mektup getiren çocuk vardı. Gülümsedi bana. 'Deli misin ?' dedim boş yere gülmesine karşı. Bana sarıldı. Askeri üniforma vardı üstünde. Yemin ederim babam aklıma geldi, en son o bana askeri forma ile sarılmıştı. Gözlerim doldu. Bana sarılırken dedi ki; Geçti. Tepkisiz bir şekilde o bana sarılıyordu bende duruyordum. Boyu benden baya uzun olduğu için eğildi ve başını kulağımın dibine getirdi. 'Baban ile iletişim kurduk.' dedi. Bir kaç saniye tabiri caizse mal gibi baktım suratına, kocaman bir kahkaha attı ve beni omuzlarımdan sarstı. 'Cesedi yoktu demiştik ya hani ! Aslında yaşıyormuş !' dedi. Bu nasıl denir bilmiyorum ama içimde böyle çiçekler açtı, tertemiz bir hava ciğerlerime doldu, içim içime sığamadı. Koştum içeri tutum annemi kolundan, çocuğun yanına getirdim. 'Ona da söyle, lütfen.' dedim. Söyledi derinden anlattı anneme. Annem ağlayarak bana sarıldı o gün. Ben ağladım, annem ağladı. Askeriyeye gittik. Komutan noktasından virgülüne kadar herşeyi anlattı. Babamın Türkiye dışında esir alındığını, en kısa zamanda Allah'ın izniyle kurtaracağız dedi. Kasım 22. Şırnak sınırına geçtik. Askeriyede bekliyoruz de bir haber gelsin diye. Sonra o asker çocuk geldi, göz kırptı güç vermek ister gibi. Gülümsedim. Çünkü babam adına çok yardımcı olmuştu. Derdi ki. Benim babam şehit olduğunda bir saniye bile yanımdan ayrılmamıştı, sen onun bana emanetisin. Boynumum borcusun derdi. Ona da minnetim sonsuzdur. Sonra babamı getirdiler. Birinin karşısında ölecek gibi ağlamak nedir bilir misiniz ? Giderken de cümlesi kara kızımdı. Gelirken de kollarını bana kara kızım diye açmıştı. Öyle bir ağladım ki, ciğerlerim çıkana kadar. O sene bin kat yaşlandım yemin ederim. Ne zaman bu şarkıyı dinlesem, o güne mektubu okuduğum saatlere giderim. Hikayesi bana çok üzücü geliyor çünkü o acıyı hiç olmadığı kadar derinden hissettim. Sevdikleriniz hep sizinle olsun, en güzel insanlar, en güzel hayatlar yaşayın ve çabalayın. Kendinize de iyi bakın :)

Bugün doğum günüm . Kimsenin aklında , kalbinde , anılarında yer bulamamiş, bu çağda kaybolmuş ruhuma hediyem olsun bu şarkı. İyi ki doğdum.

Bir daha dinlememi saglar misiniz?burda dinleniyorum..

Depremde kızının elini bırakmayan baba aklıma geliyor. Kim derdi bu şarkıyı bunu düşünüp dinleyeceğimi. Geçmiş olsun Türkiyem..

neden benim gibi böyle sanatsal müzik dinleyen bir insan arkadaşım yok ya buna üzülüyorum.

Şaka gibi yorumlar o kadar güzel iyi niyetli insanlarla dolu ki... Böyle insanlar sadece yorumlardan ibaret mi diye düşünmeye başlıyorum artık valla kendinizi gösterin yaa sonra hayatta egolu kin nefretle dolu insanlar varmış gibi hissediyor insan

*_Ne diyordu şair;_* *_"İnsan insanı_* *_Ya tamamlayamadı,_* *_Ya tam anlayamadı."_*

İçimi dökebileceğim biri yok, hayatta bir tek babam kaldı, o da 65'ini geçmiş yorgun bir adam artık. Annem on senelik mücadelesinden sonra melek oldu, annemin ölümünden sonra hayata tutunmamı sağlayan ve ruh eşim dediğim insanla yolumu ayırmak zorunda kaldım. Bir abim var fakat ben ona abilik ettim hep, ailemi yok saydığı için konuşmuyoruz bile. Doğru dürüst bir arkadaşım, dostum yok. Çocukluk arkadaşlarım birer birer hayata karıştı, ben yorgunluğumdan kendime bile zar zor iyi geliyorum. Şimdi babamla arkadaş gibiyiz ama onu da kaybedersem, bu hayatta kaybedeceğim hiçbir şey kalmayacak:) Ben her zaman kendime şunu hatırlatıyorum, zor bir hayatım olacak. Bu dünya benimle böyle oynamak istiyor. Yıllar önce annemin mezarında bir söz vermiştim, yıkılmayacağım diye. Fazla rahatsızlık vermeden ve eğer başarabilirsem size bir şeyi hatırlatmak istiyorum. Ne olursa olsun mücadele edin, bu hayat pes etmek için çok kısa. Çok sevgiler.

şarkıyı kimseye değil kendime hediye ediyorum

O kadar güzel şarkıki, dinlerken kimseyi aklıma getirip şarkıyı kusurlu yapmak istemiyorum

Güzel annem “Meryem’e”… Nur içinde uyusun 🙏🏻

Bin Muhteşem Güneş romanını okuyorum. Her kelimede bu şarkı beynimde yankılanıyor. Meryem’in her canı yandığında, her özlem duyduğunda, her uzaklara dalışında, her sevinci, her hüznünde. Gel, gel güzel Meryem Ah güzel Meryem

Sadece ezgide bile hissediliyor idam edilen o babanın kızına aşkı..

Nedense bölye şarkılar dinleyen birine denk gelemdim üzücü :(

'Bazı duyguları, bildiğin kelimelerle açıklayamazsın. Sen en yakın kelimeyi seçersin, aradığın kelime kesinlikle o değildir.' - Charles Bukowski

"Ağlasam sesimi duyarmısınız, mısralarımda; dokunabilirmisiniz gözyaşlarıma, ellerinizle?" ~ Orhan Veli

Bu şarkıyı bin muhteşem güneş kitabındaki Meryem’e hediye ediyorum onun çektiği acılar omuzlarındaki sorumluluk…

Kırmızı ve beyaz çiçeğim, ne zaman geliyorsun? Küçük taç yaprağım, ne zaman geliyorsun? Dedin ki çiçekler açtığında geleceğim Dünyanın bütün çiçekleri açtı, ne zaman geliyorsun?

Bu tarz şarkılar dinleyen insanlar sanat, kültür, bilim aşığı insanlar hiç bir araya gelemiyor. Bizden bir sürü var bunu biliyorum, buna eminim. Ama her birimiz bir yerlerde tek başına kayboluyor. Bizim bir araya gelmemiz lazım. Birbirimizi bulmamız lazım. Çok şükür böyle bir arkadaşım var. Tek başımıza kalmamalıyız...

Şuan düzce'de bir çay ocağında yanımda çay bardağı oturup öylece bu şarkıyı dinliyorum. En uzak diyarları En güzel dağları En güzel insanları Düşünüyorum.

Bu eseri dinleyen insanlar genelde içe dönük(utangaçlık ile karıştırmayın) kitap okumayı,film izlemeyi seven sorgulamayı seven,kendini yazarak daha iyi ifade eden,arkadaşı ya olmayan ya da çok az olan,gereksiz günlük sohbetleri sevmeyen,Instagram'da boş boş gezinmeyen, Arkadaş seçimine çok önem veren kısa süren arkadaşlığı değil ömürlük dost seçen kişilerdir.Partiye gitmektense evde sıcak kahvesini yudumlarken kitap okumayı tercih eder,dışarıdan soğuk gözükür oysa sadece kendini korumak için duvar örmüşlerdir o duvarları kıran insanlar emeğinin karşılığı olarak çok çok sıcak ve tatlı bir insanla karşılaşır :)

Bu evrene ait değilim gibi hissediyorum ,iliklerime kadar. Hiç görmediğim diyarların özlemini çekiyorum. Islak gözyaşlarımı tenimde hissediyorum, var olmamış arkadaşlıklarımı anıyorum. İçime kapanıp ,saatlerce düşünüyorum. Ben buraya ait değilim aslında , bazen düşünüyorum deli miyim diye. Ben buraya ait değilim. Gitmek istiyorum , en uzaklara. Bir buğday tarlasında, öylece oturup ,ağlamak istiyorum.

"En büyük kayıp ölüm değildir , en büyük kayıp biz yaşarken içimizde ki bir şeyin ölmesidir"

İsmi Meryem olan arkadaşıma bu şarkıyı hediye etmiştim ve ig st’sinde paylaşıp “kaçıncı yüzyıldayız amk bu nasıl şarkı ğqöqğal ” demişti fakat bilmiyorduku bu şarkı benim için çok özeldi :)

Şarkı bana bir kitapta geçen ortamın hissini hissettiriyor ve gözümde canlandırıyor. Yürüyünce ses çıkaran tahta parkeler, gaz lambası, sıcacık bir ortam ve yatak, şömine. Elinde kalemi olan bir adam, son mektubunu yazıyor. İçindeki burukluğu ve acıyı geçirmek için yazıyor. Bana bu hissi verdi şarkı ve melodisi, sözleri değil. Keşfedebileceğim en iyi şarkılardandı, teşekkürler

Normalde dinlediğim şarkıların genelde altındaki yorumları okurum. İnsanların hikayeleri ile birlikte o şarkı yüreğimde başka bir yer tutar çünkü. İlk defa yorum yapan taraf olmak istedim. Neden bilmiyorum, bu sefer yüreğime dokunmaktan öte işledi sanırım. Ara ara gelip dinleyeceklerimden ❤ Hatırlatırsaniz sevinirim 😊

Şarkı insanı bir yandan ürpertiyor,sakinleştiriyor ama öyle bir ağlama isteği doğuruyor ki..Hayatın da hiç sorun olmayan biri bile ağlayabilir…

Hiç bir şey yokken sadece müzik dinlenerek ağlayanabiliyormuş

Baba sevgisi nedir bilmediğim için nasıl bi sevgi ile kızına bunu yazdığını hissetmekte zorlanıyorum

Bu şarkının verdiği hissiyat.... anlatamıyorum. Bana göre, hüzünlü birinin umutsuz haliyle neşeli kalmaya çalışması ve bir yandan da sanki ölen ve sevdiğiniz birine "geri dön" demenin bir yolu gibi. Düşüncelere daldırıyor, ve ruhumu rahatlatıyor.

Peki yorumlardaki herkesin yorumunu mükemmel yazmış olması,şarkı sanki sadece kitap okuyanlara özgü gibi hissettiriyor ✨

Birgün bu şarkıyı keşfedip,armağan eden birisi illa ki çıkacak.

Keşke KZfaq aynı tarz şarkıları dinleyen kişileri shipleme özelliği olsa belki ruh eşimizi o zaman daha hızlı buluruz :))

ismimin geçtiği bu güzel şarkıyı ben keşfettim kimse armağan etmedi:)

müzik zevkimizin benzer olduğu biriyle yaşlanmak istiyorum

❝Hiç kimsenin kafesine Koyamayacağı bir kuş.. Kaçmasını öylesine Uçmasını böylesine Unutmuş. Bir insan sesine Gelip konmuş.❞

farsça'yı anlamıyorum ama farsça beni çok iyi anlıyor 🥀🍃🌙

Bu şarkıyı bu çağa ait olamayan ,üzerinde binlerce çiziğin açtığı yaraların ıstırabını çeken, sevgisizlikten kuruyan,gözlerde merhamet arayan ve eli boş dönen, sevmeyi beceremeyen yahut ondan korkan,bir çift gözde dünyayı gören ancak hiç tanıyamayacağı için bu düşüncesinin haklılığını ispat edemeyecek ,rüyalarda aşık olup orada ayrılan, gökyüzünde umudu görüp kuşlarda şefkati bulan, yıldızlarla konuşan ve onlara bakınca kendinden çok uzak olan birini gördüğünü düşleyen, allah dışında inandığı her şeyin üstüne çöktüğünü gören hayalleri yaşından büyük olan ,sevdası imanının parçası olmasını isteyen ,tam büyüdüm derken içinden hiç beklemediği bir anda yaramaz bir çocuk çıkan, elinden alınmış çocukluğunun içinde bir yara kalan yumuşak ruhuma armağan ediyorum. -حلال

persian is definitely language of love , thank you so much for sharing this love from ksa 🇸🇦❤️🇮🇷

Baba sevgisi görmediğim için şarkıyı kendime armağan ediyorum🌼🍂

Bu şarkıyı her dinlediğimde 6 yaşındaki çocukluk anılarım geliyor gözlerimin önüne,,, Şuan belki pilot değilim ama çocukların hayalini gercekleştirmek için elinden geleni yapmaya hazır bir sınıf öğretmeni adayıyım. O zamanlardaki ben ile konuşuyorum arada. Çok mutsuz olduğunu söylüyor ve ne zaman büyüyeceğini soruyor. Küçücük bedeni çok yorgun bunları sorarken. Ben de cevap veriyorum. "Küçüğüm sen farkinda değilsin ama şuan çok mutlu ve huzurlusun ve büyümek güzel bir şey değil. Sadece anı yaşa ve güzel hayaller kurmaya devam et. Bedenin yorgun ama ruhun değil lütfen onu hemen yıpratma.."

Bu şarkıyı 16 yıl önce ben daha 2 yaşında iken kanserden vefat eden ismi Meryem olan teyzeme hediye ediyorum.Huzur içinde uyu canim teyzeciğim.💗

Bu şarkının altına 2 yıl önce bir yorum atmışım. Bunca yıldır bu şarkı neden bana çok samimi geliyor diye merak ettim. Acaba bana kimi anımsatıyor da bu şarkı bana kendi içimdenmiş gibi hissettiriyor dedim. Şu an anladım ki bu şarkı bana küçük beni anımsatıyor. Ne zaman hayatımda kötü şeyler olup depresif bir moda düşsem aklıma küçük ben geliyor. O bu halimi görse çok üzülürdü ve büyümek istemezdi diye düşünüyorum. Küçük ben hemencecik büyümek isterdi. Şimdi büyüdü kocaman oldu ama artık büyümek istemediğini fark etti. O küçüklüğünü özlüyor. Ve bu şarkı da ona küçüklüğünü anımsattığı için çok yakın geliyor belki de. Seni özledim küçük yağmur. Ne zaman geri döneceksin içime? Bir hüzün başağı filizlenmiş kalbimde. Tane tane çoğalıyor, yürek nasıl baş eder bu hüzünle?

Hem Farsçayla yoğrulmuş aşk şarkılarının güzelliği hem de piyanonun eşsiz ritmi insanı şarkının tam içine çekiyor...

_Bir hüzün başağı filizlenmiş kalbimde. Tane tane çoğalıyor, yürek nasıl baş eder bu hüzünle?_

bu şarkı o kadar güzel ki insan kendini unutuyor. böyle güzel bir şarkı insanda sanki yüce birisi söylüyormuş gibi his uyandırıyor. bu şarkıyı güzelliğinden dolayı söyleyecek iltifat bulamıyorum

Tane tane çoğalıyor, Yürek nasıl baş eder bu hüzünle?

Meryem diye bir kuzenim vardı, beraber büyümüştük, ablamla yakın arkadaşlardı, neredeyse her günümüz beraber geçiyordu, her huyumuzu biliyorduk, en sıcak en güzel günlerimizi beraber geçirmiştik yıllar geçti ve geçtikçe uzaklaştık birbirimizden, uzaklaşmak dediğim bedenen birbirimizden uzağa düştük, başka şehirler başka ülkeler, dağıldık hepimiz, ama konuşuyorduk, yılda bir de belki görüşüyorduk, aileydik, uzaklaşmamıza rağmen hiçbir şey son bulmamıştı. Acımızda sevincimizde beraber geçirmiştik her dakikayı, bir sürü fotoğraflar, sesler, hatıralar, videolar biriktirdik. Sonra bir kış günüydü, hava karanlık mavi, bulutlu ve hüzünlü, evimize tanıdıklarımız geldi, Meryem ömrünü size verdi dedi. O gün hiç ağlayamamıştım, sadece donup kalmıştım, sanki başıma gelebilecek en kötü şey bu olabilirmiş gibi olmuştum, içten içe yıkılmış ama tek ses edememiştim, bağırarak ağlayamamıştım bile. Her şey gözlerimin önünden su gibi akıp duruyordu, günlerce haftalarca aylarca sürdü böyle. Her gece uyuduğumda onu düşünerek uyuyordum, dua ederek ve hep de rüyalarımda görüyordum onu. Bir gün yalnız kaldım, yapayalnızdım, aklıma geldikçe geldi, hiç çıkaramadım. Bağırarak ağlamaya başladım, tüm sorunlarımı dertlerimi ona anlatıp bir de üstüne sen neden gittin diye ağladım, çok ağladım. Bazı günler de, onun bu kadar iyi olduğunu biz nasıl hiç anlayamamıştık, onun bu şekilde aramızdan ayrılacağını bilseydik daha özel kılardık diyorum, bazen de pişman hissediyorum, rabbim bana da o kadar özel bir şehadet nasip eder mi etmez mi diye korkuyorum, çünkü kazandığı makam çok ayrı. Ondan ne kadar bahsetsem az kalacak, hangi hatıramızdan bahsetsem yetersiz olacak. Birkaç gün sonra cennetteki birinci yılını tamamlayacak benim altın saçlı kızım. Biliyorsun, bu ahengi dinlerken hepimizin aklına sen geliyorsun. En çok da benim. Seni seviyorum Meryemim, rahat uyu meleğim..

'Yürek nasıl baş eder bu hüzünle' Sözleri, melodisi ve anlami ile çok güzel bir parça

Bu sarkıyı bir kız sayesinde bildim tanıdım. deprem olduktan sonra hataydan gelmişlerdi bizim okula. Sesi de o kadar güzel ki. Geldikten birkaç gün sonra bu şarkıyı söylemişti şok olmuştum, çok şaşırmıştım. Çok güzel söylemişti ağzım acık izledim onu o an. Sonra bizim okuldan başka bir okula gitti. Bu şarkıyı her duydugumda dinledigimde deprem aklıma geliyor, o kız aklıma geliyor. Bi yandan bu şarkıyı tanımış bilmiş olmam için sevinsem de bi yandan depremden ötürü üzülüyorum. Bir daha başımıza böyle birşey gelmez inşallah

Böyle şarkılar dinledikçe büyülenmiş hissediyorum kendimi.

Melodiyi zaten çok seviyordum, anlamını da okuyunca daha bı sevdim.

Şarkının altındaki yorumlar ne kadar güzel. Bu şarkıyı kaliteli insanlar dinliyor demekki. Lütfen yanlış anlamayın

Saat 3.40 unutmamak için not düşüyorum buraya, bu geceyi asla unutma.

O kadar çok istiyorum ki herkes birbirine gülümsesin , iyi davransın , içten davransın , hep birlikte mutlu ve huzurlu bir şekilde yaşayalım .Biliyorum ki mutsuz olmamızın birçok nedeni var ama birgün mutlaka bu gerçekleşecek tıpkı yağmurlu günde bulutların dağılıp güneş açtığı gibi … o günlere hasret bir bekleyiş 😌

Yorumları okuyup insanın gözlerinin dolmaması elde değil... İyi geceler, naif kalpli insanlar... 🤍

"Bunu gece günlüğüme yazacağım." "Neyi? " "Ateşten yananın ateşe doymadığını."🍂

Şiirin dilidir Farsça 🥲 Çok güzel çook... 🤍

Dinlemeden uyandigim gecirdigim bi gun yok artik cok mutluyum bu sarkiyi bulduğum icin🥰

Aşık oldum şarkıya, Bir şarkı nasıl bu kadar güzel ve anlamlı olur? 🖤

" Bir hüzün başağı filizlenmiş kalbimde " Ne kadar derin bir söz ♡♡

Bu şarkılar beni ait olduğum uzak hayatlara hasret bırakıyor. İçimdeki tüm o boşluk tekrar tekrar derin bir huşuyla yüzüme çarpıyor sanki...

Keşke böyle şarkılar dinleyen ince ruhlu biriyle tanışsam biliyorum o kişiyi asla bulamayacam her zaman ki yalnızlığıma gömüleceğim :/

Şarkının anlamında boğuldum...

Bu şarkının bende çok özel bir yeri var.. Şarkıda diyor ki 'Gel, hasat vakti geldi' Geleceğim...

Babam öleli bir buçuk ay oldu ölmeden önce bu müziği dinletmiştim hikayesini de anlatmıştım çok sevmişti tüm sözlerini okuyarak dinlemişti ben de çok mutlu olmuştum şimdi de tek başıma dinliyorum keşke babam da olsa

şarkının sözleri annemin hayatını ve ilk aşkını hatırlattı, sözleri kötü hissettirse de melodisi tam tersine çok huzurlu hissettiriyor

"Keşke uyuyabilseydim" Rüyamda seni görseydim... Nasıl bir çaresizlik..

This Persian folk song always reminds me my dear grandma who isn't in this world anymore her names was Maryam and she used to sing this sing for me while was brushing my hairs...

Meryem'e sesleniyor, bir yandan da yitip giden Meryem sanki. Sanki uyanmasını istiyor gibi Meryem'in; "Hadi beraber iş yapalım, bir sebep buldum uyanmana, bana kırgınsan, beni düşünmüyorsan, sevmiyorsan bile, kalk işimiz vardı ona gidelim. Uyan ve seslen bana, bütün gece uyuyamadım, seni rüyamda göremedim. Gitmişsin çünkü... Ben sana aitim beni yalnız bırakma Meryem, Gitme..."

Böyle kalbimi sıkan bir dönemde karşıma çıkması çok tuhaf hissettirdi😞😔

Ben Arnavut ve ben iranlı bir öğretmen ,,, bir gün biz ders anlatırken bize kendi dilinden şarkılar söylüyordu o günden beri bu şarkı bende derinden kök saldı❤❤❤

Bu yorumun altına bu gibi güzel anlamlı ve sanatsal müzikleri yazalım arkadaşlar , bu şekilde böyle güzel sanat eserlerine hepimiz daha kolay ulaşabiliriz. Hepinizin yüreğine sağlık.

Ağlasam mı yoksa her zamanki gibi yine içime mi gömsem... Bu şarkı beni büyüledi ritmi, anlamı ...

En sevdiğim şarkıyı burada görmek...

1 yıl önce her gün her saat üzgünken mutluyken sinirim bozukken ders çalışırken kitap okurken otururken uzanırken telefonla oynarken hep dinlediğimdinlerken kaybolduğum şarkıyı unutmuşum bugün karşıma çıktı 22.06 saatinde sesi son ses açtım ve dinliyorum ama şunu anladım 1 sene içinde o kadar değişmişim ki dinlediklerim şarkı bile değil bunu biliyorum böyle şarkılar varken neden insanlar sözde rap olan ama rap haricinde hersey olan şarkı katagorisinbe bile girmeyen şeyleri dinler ki? gelecekteki ben eğer hala şarkı zevkini kaybetmemişse ve bu şarkıyı dinlerken yorumu görmüşse lütfen kendisi ile gurur duysun çünkü gelecekteki ben hala bunlaarı dinliyorsa bende şu an onla gurur duyuyorum

Bu şarkıda huzur buldum. Neden bilmiyorum ama defalarca dinledim ama asla sıkılmıyorum ve kapatamıyorum. Kim bilir nasıl bir duyguyla yazıldı ve bestelendi. Derinliği çok fazla ve omuzlarıma çöktü sanki. Acı çekmekle huzur bulmak arasında bırakan bir şarkı bu.

Bu şarkı bana kırlarda beyaz elbisesiyle özgürce ve biraz da buruk bir gülümsemeyle dertlerinden kaçarak mutlu olmaya çalışan sarı saçlı bir kızı hatırlatıyor(bilmiyorum öyle hissetiriyor)

Jane Maryam, cheshmato va kon, mano seda kon hava shod sefid, dar omad khorshid vaghte on resid ke berim be sahra Vay Nazanine Maryam Jane Maryam cheshmato va kon, seri balakon beshim ravoone, berim az khone shone be shoneh, be yad on rozha Vay naziane Maryam Baz dobare sobh shod, man hanooz bidaram kash mikhabidam, toro khab mididam Khosheye gham toye delam zade javoone, doone be doone del nemidone che kone ba in gham Vay nazanine Maryam Bia resid vaghte dero, male mani az pisham naro bia sare karemoon berim, dero konim gandomaro Bia resid vaghte dero, male mani az pisham naro bia sare karemoon berim, bia, bia nazanine Maryam, nazanine Maryam Khosheye gham toye delam zade javoone, doone be doone del nemidone che kone ba in gham Vay nazanine Maryam Bia resid vaghte dero, male mani az pisham naro bia sare karemoon berim, dero konim gandomaro Bia resid vaghte dero, male mani az pisham naro bia sare karemoon berim, bia, bia nazanine Maryam, nazanine Maryam

Kimseye armağan edilemeyecek kadar özel ve değerli bir şarkı

Yaşanamamış bütün anlar,kavuşamamış aşıklar,gerçekleşmeyen hayaller, içilemeyen anne sütleri, erken ölümler, yazılamayan şiirler, söylenememiş sözler, yarım kalan hayatlar… Sevilmeyen, anlaşılmayan, değersiz hissettirilen, yarım bırakılan, hayata ayak uyduramayan mutsuz ama iyi insanlar. Buraya ait hissetmeyen, her şeyden ve herkesten uzakta,sessizce yaşayıp huzurla ölmek isteyenler. Bu şarkı sizlere ve sevgili arkadaşım Meryem’e armağan olsun.

"Yıllar sonra burası ölü insanların hatıra defteri olacak"

Güzel meryem,seni yalnızlığa terk etmeyeceğim.

Bir hüzün başağı filizlenmiş kalbimde... tane tane çoğalıyor, yürek nasıl baş eder bu hüzünle? ne kadar derin ve içli cümleler...

seninle kahve icip ay cemberini izlerken dinledik bunu. Cok sevdigini soylemistin simdi sensiz dinliyorum. belki bir gun tekrar buraya dinlemeye geldiginde gorur,hatirlarsin. cok seviyorum seni..

Bana bir şarkı yollar mısın sözüne karşılık tutup bu şarkıyı yolladım. Seven insan sevdiğinin her sözüne vâkıf olmak ister, tarzım değil diyerek iteleyişinde belliydi bana karşı en ufak bir sevgi kırıntısı olmayışı. Oysa ben ona bu şarkıyla ne çok şey anlatmıştım.

"Her nereye baksam evvela senin orada olmayışını görüyorum." Hin Avibi

Bu şarkıyı yıllarca piyanoda çaldım, anlamı kadar güzel bir beste. Bunu bizimle paylaştığın için çok teşekkür ederim..

Bir hüzün başağı filizlenmiş kalbimde. Tane tane çoğalıyor yürek nasıl baş eder bu hüzünle?

Uzun bir yorumlama olacak ancak ölmek üzere olan bir subayın kızına yazma rivayeti sözleri düşününce pek mantıklı gelmedi. Baştan sona arkada kalmış ve yas içinde bir adamın ağzından yazılmış. Parçaya aç gözlerini, çağır beni diye giriş yaparak ölen sevgiliye seslenmektedir. Sonra beraber yaşadıkları yuvada artık uyuyamadığı her tarafın anılarla kaplı olduğunu dile getiriyor. "Çıkalım bu evden..." sözü artık yası taşıyamayan bir adamın Meryem ve hatırası ile yaşayamadığını, ölmek istediğini ilk kez dile getirdiği kısımdır. Parça boyunca duyduğu hüzünden ve artık imkansız olan kadına duyduğu aşka bir umut çaresizlikle seslendiğini tarla hasadına sevdiğini çağırması ile görmekteyiz. Yas tutan, bedeni bu fani dünyayı terk ederken geride kalanın gönlünde kırkıncı mum olarak ebediyete uğurlanan tüm sevilenlerin ağıtıdır.

Burası Türkiyenin yüzde 1'ini bile kaplayamayacak özel insanlarla dolu bir gün bu şarkıyı dinerken bir insanı görmek üzere şimdilik hoşçakalın .

|Bir hüzün başağı filizlenmiş kalbimde, tane tane çoğalıyor. Yürek nasıl baş eder bu hüzünle| 11.07.23'

Her şarkı da neden seni arıyorum? Neden hep sen ? Oysa vazgeçtim artık seni sevmekten neden bu acı...

Ay yorumlara bak. Aşırı mutluluk🥰 keşke hepimiz toplanabilsek. Ne güzel insanlar dolu 🥺

Anasayfama çıkmıştı bu şarkı dinlediğimde duygu yüklü olduğunu anladım hikayesini öğrendiğimde daha anlamlı oldu benim için. Sınıfta müzik dersinde hoca bizim şarkı açmamızı istemişti ben de bu şarkıyı açtım sınıftakiler şarkıyla alay edip duruyorlardı ve dinledikleri şarkılar tiktok saçma şarkılar filandı . Bu şarkının bir tek bana anlamlı geldiğini düşünüyordum ama sizi görünce tek olmadığımı anladım selam olsun sanattan anlayan herkese(umarım o zevkliler! bu yorumu görür)...

Bu eseri ancak ölümü bilenler sevebilir. Daha önce defalarca ölmüş olanlar anlayabilir. Bu şarkıyı dinleyenler lanete kapılır oracıkta ölür. Ölmekten korkmayanlar eşlik eder bu parçaya. Ait değilim olduğum yere… Sürekli kendimi her iki tarafı ağaçlarla kaplı dar bir patika yolda görüyorum. Sonbahar görüyorum,gri bulutlara yükselen kara dumanı. Daha önce gitmediğim o dağ yamaçlarının hasreti bitiriyor beni. Ben bu şarkıda ölüyorum, eşlik ediyorum bu parçaya. Ben ölümü anlıyorum. Sanırım bu ilk ölüşüm değil.

Bu muzik çok mühteşem ötesi bir şey. Bir kaç gün önce bu muzuği buldum ve şarkının bağımlısı oldum resmen.O kadar sözleri güzel ve manalı ki...Ağlamamak imkansız ya...❤

Herkes aynı şeyleri çevirirken senin böyle güzel şarkıları çevirmen çok güzel...

Bu şarkıyı keşfettiğim için kendime binlerce kez teşekkür ederim bu şarkıyı dinleyenlere de binlerce kez iyi geceler..

bu şarkıyı kendime armağan ediyorum, vefat ettiğim zaman umarım sevdiğim insanlar bu şarkıyı dinlerler ve gözlerinin önüne ben gelirim.