İstanbul’da, Osmanlı İmparatorluğu’nun son senelerinden erken Cumhuriyet’e evrilen süreçte tasarımlar ortaya koyan İtalyan mimar Edoardo de Nari, heterojen olduğu kadar ilginç ve renkli geçiş döneminin önemli aktörlerinden birisidir.
De Nari’nin önemi, bu sancılı değişim sürecinde, büyük toplumsal travmalarla tasfiye edilen kozmopolit Osmanlı burjuvazisinin estetik tercihlerinin temsilinde yatar. De Nari’nin birkaç sene önce ortaya çıkarılan, 1895 yılından 1954’te ölümüne kadar gerçekleştirdiği, içerisinde Atlı Köşk’ün de yer aldığı çok sayıda tasarımı içeren kapsamlı arşivi, aktif bir İstanbul mimarının perspektifinden, bir dönemi yalnızca mimari değil aynı zamanda sosyal ve kültürel anlamda farklı değerlendirmeye olanak sağlıyor.