Mercedes'in ağır abisi G-Klasse tarihinin en büyük değişimini geçirdi. Bizde bu hafta Yeni G serisinin ekonomik (!) versiyonu G350d ile hem asfaltta hemde arazide ki sürüş deneyimlerimizi sizlerle paylaşıyoruz. Detaylar ve daha fazlası için buyurun videoya....
www.arabamuhabbeti.com.tr
instagram : @araba_muhabbeti
#yenigserisi #mercedesg #yenimercedesg
Daha önceki Mercedes testlerimiz için:
Yeni Mercedes CLA : • YENİ MERCEDES CLA / Tü...
Yeni Mercedes ClA ile eskisinin karşılaştırması: • Yeni ve Eski CLA Karşı...
G serisi rakipleri testleri için:
Audi Q7 Test sürüşü: • YENİ AUDİ Q8 / TEST S...
Diğer alternatif:testler için:
Audi A7 Test sürüşü : • AUDI A7 SPORTBACK / T...
DS3 Crossback test sürüşü: • DS3 Crossback Test Sürüşü
DS7 Crossback Test Sürüşü: • DS7 CROSSBACK / TEST S...
Yeni Mercedes G serisi G350d özellikler ve incele yazısı :
1979 yılından beri üretilen bu köşeli arazi aracı, ikonik tasarımını ve karakteristik özelliklerini günümüze kadar taşımayı başarmış bir otomobil. Ancak zaman değişiyor ve teknoloji hızla ilerliyor. Ayrıca otomobil alıcıları artık hacim ve sürüş kalitesi gibi konularda da hiç olmadığı kadar talepkar. Bu yüzden Mercedes-Benz bugüne kadar sadece küçük makyajlar, motor değişimleri ve teknoloji eklemeleriyle yenilediği G-Serisini son neslinde sıkı bir operasyona tabi tuttu. Tabii marka bunu yaparken karakteristik pek çok özelliği de korumayı tercih etti. Çünkü G-Serisi tutkunları, bu arazi ikonunun değişmesini hiçbir zaman istememiştir. Bu yüzden de G-Serisi önceki nesliyle benzer bir tasarımla sunuldu. Köşeli karoser, üstten monte edilen motor kaputu, yuvarlak farlar, çamurlukların üzerindeki sinyal lambaları, dışarıda kalan kapı menteşeleri, yana açılan bagaj kapağı ve bagaj kapağındaki yedek lastik karakteristik G detayları olarak yeni nesilde de yaşamaya devam ediyor. Hatta mühendisler ikonik kapı ve kilit seslerini yeni modele aktarmak konusunda da ciddi bir mesai harcamışlar. Yani sert davranmadan kapanmayan kasa kapısı kıvamındaki kapılar ve şlank sesi çıkaran kapı kilitleri de aynen korunmuş. Otomobilin özel görünmek ve bu sayede hayranlık dolu bakışları kendine çekmek konusunda artık daha da iddialı olduğunu söylemek mümkün.
Ancak bu görüntü ve detaylar sizi yanıltmasın, çünkü yeni G, aslında gerçekten de yepyeni bir otomobil. Öyle ki boyutlarında, ağırlığında ve kabininde ciddi bir değişim söz konusu. Yeni G-Serisi selefinden 5.3 cm daha uzun ve yaklaşık 12 cm daha geniş bir karosere sahip. Yani artık eski bir G'yi, ön ızgarayı, tamponu ve farları değiştirerek yeni nesil bir G’ye çevirmek eskisi kadar kolay olmayacak. Yeni boyutlarıyla selefinden daha orantılı bir görünüm sunan G-Serisi, çember şeklinde gündüz aydınlatmalarına sahip yeni LED farlarıyla da artık daha dikkat çekici bir yüze sahip. G’nin arka tasarımı ise yeni stoplar dışında çok da değişmiş sayılmaz.
Yeni G’nin dingil mesafesinin 4 cm artmış olması, artık hacim açısından daha cömert bir arka koltuğu da beraberinde getirmiş. Bu bölümdeki diz mesafesi ve artan genişliğin bir yansıması olarak omuz mesafesi gözle görülür biçimde iyileşmiş. Ancak G’nin kabinindeki asıl yenilik ön bölümde bulunuyor. Her ne kadar G’nin kabini, bugüne kadar teknolojik açıdan bazı revizyonlar geçirse de, bunların hiçbiri yeni modelin kabinindeki değişim kadar yoğun olmamıştı. Mercedes-Benz’in yeni nesil ekran konseptiyle donatılan G-Serisi, biri gösterge görevi gören iki adet 10.25 inçlik renkli ekrana sahip ve bu sayede daha önce hiç olmadığı kadar modern bir ön konsol tasarımı sunuyor. Ancak konsolun ortasındaki bilgi-eğlence ekranı diğer Mercedes-Benz modellerindeki örneklerden farklı olarak dokunmatik özelliğine sahip değil. Buna karşılık hem bu ekranlar ve koltukların arasındaki son nesil COMAND kumanda grubu hem de yeni nesil direksiyon simidiyle son derece modern bir ortam sunuluyor.
G 350 d 2.9 litrelik 6-silindirli dizel motoruyla makul tüketim rakamlarına imza atıyor. Yaklaşık 2.5 tonluk ağırlığına ve aerodinamik handikaplarına rağmen günlük kullanımda 10-11 litre dolaylarında bir tüketim rakamı elde etmek mümkün. Üstelik dizel sesi çok az duyuluyor ve performans da fazlasıyla yeterli. G’yi 0’dan 100 km/s hıza 7.4 saniyede çıkaran 286 beygirlik motor, 600 Nm’lik torkuyla arazide de etkili bir çekiş sunuyor. Yani Türkiye şartlarında diğer seçeneklerden biri olan G 500 yerine, hem tüketim hem de fiyat etiketinde daha avantajlı görünen G 350 d’yi tercih etmek çok daha mantıklı olacaktır. Ancak bir G-Serisi müşterisi için bu avantajların çok da öncelikli olmadığını düşünüyoruz.
Bahadır Bektaş / Aktan Nejat Aksoy