Merhaba selamlar. Çok teşekkür ederim. İleride bir de final bölümü düşünüyorum. Biraz daha zaman aksın...

Katılıyorum, seslendirmeyi pek iyi beceremedim. Lakin üçlemenin son bölümünde bu işi de halledeceğim.

Böyle müziklerden dolayı içiniz sıkıldıysa, müzikler bunaltıysa istediğim hisleri verebilmişim demektir. Teknik anlamda ses kalitesinden bahsediyorsanız, evet, orası biraz sıkıntılı... Teşekkürler...

@@IddaaciBabaParaPesnde Geçen senenin aynısı bizde ..

Şimdiden kolay gelsin...

Yorum için teşekkür ederim. Görebileceğiniz en gerçek ve en samimi fındık ayı belgesellerinden biri. Kimse kameraya karşı oynamadı. Hatta çekerken beni takmadılar bile, yer yer azar işittim. Kamera var, ay şöyle yapalım, şu tarafa geçelim gibi durumlar yoktu. Herkes işine gücüne odaklandı. Bundan dolayı çoğu sahne doğal ve olabildiğince gerçek. Kimse yaptığım çekimler sonunda böylesine bir belgesel çıkacağını bilmiyor ve beklemiyordu. Belgeselin yapay olan bir anı bile yok. Yemekler aynen öyle yeniyor, bahçeye öyle gidiliyor. Yorgunken suratlar maalesef düşük oluyor. Fındık birçok insan için gerçekten bu belgeselde gördüğünüz gibi geçiyor.

Çok rahat ve çok profesyonel çalışıyoruz :)

Oldu oldu :) Çalışanlar dinlenemiyor ama öğrenciler az çok dinlenebiliyor :)

Dedeniz kimdi bu arada?

@@ufukylmaz7817 senin dedenin bababasi hacihuseyin dedem nurlar icinde yatsin

Teşekkürler.

Rica ederim ne demek😊bu arada Azerbaycan Türk kardeşlerimize selamlar🇦🇿❤🇹🇷👋

Çok teşekkür ederim :)

Bulancak, Küçükada Köyü :)

Aslında biz bırakmıyoruz, onlar gelmiyor; yalnız kışın geliyorlar. Ancak temelli yanımıza alacağız çünkü bu yaştan sonra tek kalamazlar ve bizim şimdilik memlekette yaşamak gibi bir durumumuz maalesef ki yok.

@@ufukylmaz7817 aynı durum bizdede var bizimkiler biraz daha idare edebiliyorlar ama ayrılık zor 😥

Çok teşekkür ederim. Ben de her sene yalnızca fındık ayında memlekete gidebildiğim için ancak bu kadarını gösterme şansım oluyor. Öğrenci halimle elimden gelenin en iyisi bu. Ancak daha iyisini yapmak için çalışacağım. Bu sene ikinci bölüm de dolu dolu geliyor :)

Ben köy hayatını değil; fındık toplamanın zorluğunu anlattım. Ayrıca köyde yaşamıyoruz; her sene İstanbul'dan köye fındık için gidiyoruz ve köyde fındık toplamaya alışkın olmayanlar için bu durum zorlayıcı oluyor. Fındık toplamak zor ve biz bunu anlattık. Ancak belgeseli doğru düzgün izlemediğinden köy hayatı falan diyerek eksik izlediğini belli ediyorsun. Bu belgeselde köy hayatı yok, zamanında şehre göç edenlerin fındık toplamak için köye gitmeleri ve alışma durumları var. Ayrıca köy hayatından korksunlar istemiyorum. Müziğin dram türünde olma sebebi zorluğu izleyiciye daha iyi aktarmak. Belgeselin ikinci bölümü de geliyor ve ikinci bölüm daha renkli ve eğlenceli. Çünkü ikinci bölümde köy hayatı var, inekler var, saman var, düğün var. Köy hayatı evet renkli ama fındık toplamak kesinlikle değil. Parayı yerken şikayet etmiyorsunuz dedin ya; hayır ediyoruz; paranın çabucak bitmesine deliriyoruz. Kimse fındık toplamanın kolay ve rahat olduğundan söz edemez. Her iş zor evet; ama her iş zor diye ben fındık toplamayı anlatmayayım mı? Her iş zor olunca, fındık toplamanın zorluğu önemsiz mi kalıyor? Be her sene yaptığım işin zorluğunu anlattım. Çünkü bildiğim iş bu.

Çok çok teşekkür ederim. Belgesel beğenildikçe hevesim daha da artıyor. Halihazırda ikinci bölüm üzerinde de çalışıyorum. Artık belgesel beğenildiği için daha da iyisini yapmaya çabalayacağım.