İlk sevgili arkadaşım Irmak'tan duyduğum, sonrasında yine Irmak vesilesiyle sevgili Aslı, Alara ve Jeff ile birkaç saatliğine ziyaretine gidebildiğimiz Doğanbey köyü, aklıma Fikret Kızılok'un Bülent Ecevit'in şiirinden bestelediği "Olmasın Varsın" eserini getirdi...
Rumların, 1924'de mübadeleyle terketmek zorunda kaldığı köyün bugünkü hali etkileyici. Kendi haline bırakılıp yıkıntı haline dönüşmüş evlerin yanı sıra, eski hallerine sadık kalınarak restore edilmişler de var. Taş mimarinin bitki örtüsüyle uyumu ve sokaklardaki yağmur suyu kanalları özellikle hoşuma gitti. Nasıl bir nizam...
Mimari estetiğin zevki ve doğanın görkemi tarihin ağırlığıyla birleşince, gördüğüm en etkileyici yerlerden biri olarak gönlümde yer etti. Elimden geldiğince bir videoda toparlamaya çalıştım.
Ortaköyleşmek, Alaçatılaşmak yerine, belki o dönem sıradan bir Rum köyü olan Domatia'yı koruyarak tarihin perspektifinde bir heybete kavuşturup yaşatan ahalisine teşekkürler.