Рет қаралды 11,991
fussilet Kuran Merkezi Müminun Suresi - Ali Turan @fussiletKuranMerkezi Mekke döneminde inmiş olan Mü'minun Suresi 118 ayettir. Mü'minun suresi adını birinci ayette geçen "el-müminun" kelimesinden almaktadır. "El-Mümi'nun" "mü'minler" manasına gelmektedir. Müşrikler için son uyarı olan Mü'minin Suresi, mü'minlerin zafere ulaşacakları ve kötülerin ise azaba uğratılacaklarını konu etmektedir.
ANA SAYFA
/ fussiletkuranmerkezi
VİDEOLAR
kzfaq.infovideos
OYNATMA LİSTELERİ
kzfaq.infoplay...
SHORTS
kzfaq.infoshorts
KATIL
kzfaq.infojoin
TOPLULUK
kzfaq.infocomm...
HAKKINDA
kzfaq.infoabout
Müminun Suresi
Mü’minler, gerçekten kurtuluşa ermişlerdir.
Onlar ki, namazlarında huşu içindedirler.
Onlar ki, faydasız işlerden ve boş sözlerden yüz çevirirler.
Onlar ki, zekatlarını verirler.
Onlar ki, ırzlarını korurlar.
Ancak eşleri ve ellerinin altında bulunan cariyeleri bunun dışındadır. Onlarla ilişkilerinden dolayı kınanmazlar.
Kim bunun ötesine geçmek isterse, işte onlar haddi aşanlardır.
Ve onlar ki, emanetlerine ve verdikleri sözlere riayet ederler.
Onlar ki, namazlarını muhafaza ederler.
İşte bunlar varis olanların ta kendileridir.
Onlar Firdevs cennetlerine varis olurlar. Onlar orada ebedi kalacaklardır.
Andolsun, biz insanı, çamurdan bir özden yarattık.
Sonra onu bir su damlası olarak, savunması sağlam bir karar yerine yerleştirdik.
Sonra o su damlasını bir alak olarak yarattık; ardından o alak’ı bir çiğnem et parçası olarak yarattık; daha sonra o çiğnem et parçasını kemik olarak yarattık; böylece kemiklere de et giydirdik; sonra bir başka yaratışla onu inşa ettik. Yaratıcıların en güzeli olan Allah, ne yücedir.
Sonra siz bunun ardından muhakkak öleceksiniz.
Sonra yine muhakkak siz, kıyamet gününde diriltileceksiniz.
Andolsun, biz sizin üzerinizde yedi yol yarattık. Biz yarattıklarımızdan habersiz değiliz.
Biz, gökten belli bir ölçüde su indirdik de onu yeryüzünde tuttuk. Bizim onu tamamen gidermeye de muhakkak gücümüz yeter.
Onunla sizin için hurma bahçeleri ve üzüm bağları meydana getirdik. Bu bağ ve bahçelerde sizin için pek çok meyveler vardır ve siz onlardan yiyorsunuz.
Yine o su ile Sina dağında biten bir ağaç yarattık ki hem yağ, hem de yiyenlere katık verir.
Hayvanlarda sizin için elbette bir ibret vardır. Onların içlerindeki sütten size içiririz. Onlarda sizin için daha birçok faydalar vardır ve onlardan yersiniz de.
Onların üzerinde ve gemilerde taşınırsınız.
Andolsun biz, Nûh’u kendi kavmine gönderdik de, “Ey kavmim! Allah’a kulluk edin. Sizin O’ndan başka hiçbir ilahınız yoktur. Hâlâ sakınmaz mısınız?” dedi.
Bunun üzerine kendi kavminden inkâr eden ileri gelenler şöyle dediler: “Bu ancak sizin gibi bir insandır, size üstünlük taslamak istiyor. Eğer Allah dileseydi, bir melek gönderirdi. Biz önceki atalarımızdan böyle bir şey duymadık.”
“Bu, ancak cinnet getirmiş bir adamdır. Öyle ise bir müddet onu gözetleyin.”
Nûh, “Rabbim! Beni yalanlamalarına karşı bana yardım et!” dedi.
Bunun üzerine Nûh’a, “Bizim gözetimimiz altında ve vahyimize göre o gemiyi yap” diye vahyettik. Bizim emrimiz gelip de sular coşup yükselmeye başlayınca, dedik ki: “Her cins canlıdan birer çift, bir de kendileri aleyhinde daha önce hüküm verilmiş olanlardan başka aileni gemiye al ve zulmeden kimseler hakkında bana yalvarma! Şüphesiz onlar suda boğulacaklardır.”
Sen ve beraberindeki kimseler, gemiye bindiğiniz zaman: “Bizi zalim kavmin elinden kurtaran Allah’a hamd olsun” de.
Ve de ki: “Ey Rabbim! Beni bereketli bir yere kondur. Sen, konuk edenlerin en hayırlısısın.”
Şüphesiz bunda ibretler vardır. Biz gerçekten imtihan ederiz.
Sonra onların ardından başka bir nesil yarattık.
Onlara kendi içlerinden bir elçi gönderdik de, “Allah’a kulluk edin, sizin O’ndan başka hiçbir ilahınız yoktur, hâlâ O’na karşı gelmekten sakınmaz mısınız?” dedi.
Kavminin ileri gelenlerinden inkâr eden ve ahirete ulaşmayı yalanlayanlar, onlara dünya hayatında nimetler verdiğimiz hâlde şöyle dediler: “Bu da ancak sizin gibi bir insandır. Sizin yediğiniz şeylerden yiyor, içtiğiniz şeylerden içiyor.”
“Andolsun, kendiniz gibi bir insana itaat ederseniz mutlaka ziyana uğrarsınız.”
“O, öldüğünüz, toprak ve kemik hâline geldiğiniz zaman sizin tekrar mutlaka çıkarılacağınızı mı vaad ediyor?”
“Hâlbuki bu size vaad olunan şey, ne kadar da uzak!”
“Hayat, bu dünya hayatından ibarettir. Ölürüz ve yaşarız. Biz tekrar diriltilecek değiliz.”
“Bu, Allah’a karşı yalan uyduran bir kimseden başkası değildir...” Surenin devamı için videoyu izleyebilirsiniz.
Tüm dünyanın izlediği Türkiye'nin en büyük Kur'an-ı Kerim platformu fussilet Kuran Merkezi tarafından hazırlanan mealli Kur'an videolarıyla Kur'an-ı Kerim'i bambaşka şekilde okuyun!
Başarımız Allah'ın yardımı iledir.
#fussiletKuranMerkezi
fussilet Kuran Merkezi orijinal içeriğidir.