Büyük bir gururla belkide Fatih Tutak’la yapılan en samimi ve sahici sohbeti sunmaktan onur duyuyorum.
O her şeyi öyle güzel özetlemiş ki, sözü ona bırakıyorum. Çok teşekkürler şef.
“TURK olarak,
köklerimize ve mutfağımızın
geleneklerine
saygı göstermekle,
korumakla yükümlüyüz.
Değerlerimizden uzaklaşmadan, bulunduğumuz coğrafyanın ürünlerini kullanarak, Türk mutfağı için yeni bir alfabe yaratıyor; kendi köklerimize geri dönüp, aslında aşina olduğumuz tatları, modern, zarif ve sade bir şekilde, kendi tarzımızla yorumluyoruz.
Araştırmak, meraklı olmak ve sürekli olarak yeni teknikler geliştirmek, felsefemizi özetliyor.
Mirasımıza geri dönüp, hiçbir detayı es geçmeden, saflık ve basitliği en kusursuz şekilde sunmayı hedefliyoruz. Her yemeğin, tarihimizden, hatıralarımızdan ve geleneklerimizden ilham alan bir karakteri ve hikayesi olmasına özen gösteriyoruz.
Yerel, artizan ve işini tutku ile yapan üreticilerle yakın bir şekilde çalışarak ve aralarında sürdürülebilir bir döngü kurarak, sadece doğanın, zamanı geldiğinde bize sunduğu ürünleri özenle işlemek; bundan ilham alarak hikayemizi sizlerle paylaşmak; bununla birlikte her tabakta, topraklarımızdan gelen ürünleri bir sanat eserine dönüştürebilmek en büyük isteğimiz.
Geleneksel ev tariflerinden çocukluk hatıralarımıza, hatta Balkanlar, Akdeniz ve Anadolu’ dan, Türk medeniyetinin ve mutfağının doğduğu asıl topraklara, tam kalbine, Orta Asya’ya inerek, bazen sizi düşündürüp bazen de duygulandıracağız.
Önce zihninizi ve ruhunuzu besleyeceğiz. “
FATIH TUTAK