Giriş çok manidardı;Kimse kadınları bir eğlence aracı gören Behlül’den bahsetmemişti.

İnsanların kendisini öldürmesi bir cesaret değil bir umutsuzluk bırakmışlık göstergesidir. İnsanları kendini öldürmeye değil yaşatmaya yönlendirmek gerekiyor.

Her ne kadar Bihterin hikayesini anlatsa da,kimse Bihter Ziyagilin yerini tutamaz..O hep bir efsane olarak kalıcak!!..

Konu Bihter olunca nasılda ilgimi çekti..Birilerini eleştirmeden önce onun geçtiği tüm yollardan geçmek gerekir..aşk bir anda karşına çıkar ve akıl görevini yapamaz..duygular aklı ele geçirir..

Daha az abartılı mimikle ve daha doğal bir konuşmayla güzel olabilirmiş bu içerik. Onun dışında hikâye güzel

Kitap anlatmak çok zor, büyük bir emek var helal olsun 👏👏

Abla gercek oyle degil falan dedin ama baya diziyi anlattin bize helal olsun:)

Bihterden nefret etmek istemiyorsanız izlemeyin denmiş bihterden nefret etseniz de etmeseniz de bihter buydu ... Kim neyi değiştirebilir ki?

Merhaba... Aslında videonuzu iki ay önce izlemiştim ama yorum yapmamıştım. Tekrar ana sayfama düştüğünü görünce 14 yıllık Aşk-ı Memnu seyircisi ve Halit Ziya Uşaklıgil'in yazdığı Aşk-ı Memnu kitabının okuru olarak bir kaç şey söylemek istiyorum naçizane. Benim sonuna kadar arkasında durduğum bir iddiam var. İnanıyorum ki Halit Ziya Uşaklıgil'in yazdığı Bihter karakteri 2008'de yayınlanan dizideki Bihter'in şartlarında yaşasaydı kesinlikle ve kesinlikle intihar etmezdi. Evet intihar etmezdi. Niye bu iddiayı sundum derseniz... Kitap karakteri Bihter bence dizidekinden çok daha akıllıydı. Ama çok daha şanssızdı. Bir kere yaşadığı dönem onun önünü kapatıyordu. Annesinin kötü şöhreti yüzünden "iyi bir evlilik" yapma şansı azdı. Ablası da o küçümsedikleri, damat olarak benimseyemedikleri Nihat Bey'i ancak bulmuştu. Onu bulunduğu konumdan ileriye taşıyacak fazla bir eğitimi yoktu. Olsa bile o dönem şartlarında bir kadın olarak iş hayatına atılıp maddi ve manevi anlamda kendi ayaklarının üzerinde durma şansı çok azdı. Kendilerine ait yalıları olmak ile birlikte rahmetli Melih Bey'den kalan miras da suyunu çekmişti. Maddi olarak günden güne zor duruma düşüyordu ama güzel kıyafet alma, iyi yaşama hevesi de devam ediyordu. Ne de olsa çocukluktan gelen alışkanlıklar da vardı. Ne yazık ki kadınlar için maddi olarak bir erkeğe bağımlı olmaktan, toplumda saygınlık için evliliğin esas olmaktan başka çıkış olmadığı bir ortamda Adnan Bey ile yapacağı evlilik onun tek kurtuluşu olarak gözüküyordu. Dediğim gibi şanssız bir insan olduğu için de bu evlilik onu maddi anlamda kurtarsa da manevi anlamda doyuma ulaştırmamıştı. Adnan Bey ve Bülent harici o evde onu benimseyen doğru düzgün kimse yoktu. Yanı sıra annesinin kötü şöhreti onu orada da takip etmiş, hizmetçiler annesi yüzünden Bihter'in gıyabında konuşuyor, alenen olmasa da arkasından hürmetsizlik ediyorlardı (kitapta da dizide de yalı çalışanlarını hiç sevemedim zaten. Hadsizdiler çok). Onlar üzerinde evin hanımı olarak otorite kuramamış olmanın verdiği sıkıntı da vardı. Adnan Bey'i de aşk ile sevemediğinin farkına varmıştı evliliklerinden bir yıl sonra. Ona daha 6 yaşında iken kaybettiği babasına özlem duyan kız çocuğu gibi sevgi ihtiyacı ile yaklaşıyordu ama bir kadın olarak Adnan Bey ile yaşadığı karı koca münasebetini içi almıyordu. Çocukluğu sevgi yönünden zaten eksik geçmişti. Yetişkin olduğunda da aslında kendi açısından haklı olarak aşk ihtiyacındaydı. Belki de bu yüzden kadınların kalbini nasıl çalacağını iyi bilen Behlül'ün ağına düşmüştü. Behlül de ilk bir yıl ağzına bal çaldı. Sonra o da onu bıraktı. Üstelik gözünün önünde üvey kızı ile evlenme kararı aldı. Behlül tarafından kullanılmış olmayı, onun zamparalık koleksiyonundaki onlarca kadından biri olmayı gururuna yediremedi. Yanı sıra o yasak ilişki duyulacaktı. Zaten "Firdevs Hanım'ın kızı olarak damgalandığı" ve kendisine iyi gözle bakılmadığı toplumda bir de kocasını aldatmış kadın olarak dillere düşecek olmak ağır gelmişti. Bekarlığında "Firdevs Hanım'ın kızı" olarak iyi bir evlilik şansı az olan Bihter'i Adnan Bey'in boşadığı kadın olarak ve "Tam da Firdevs Hanım'ın kızıymış. Anasının kızı..." etiketi ile çok daha zor bir hayat bekliyordu. Üstelik Behlül'den daha rezil zampara güruhunun da tacizlerine maruz kalacağı da aşikardı. Bu çıkmazlar içinde ona intihardan başka çıkış yolu kalmamıştı. Ne acı ki o korkunç son oldu. Behlül iti kıçını kurtarmış, sanki kendisi o suçu onunla birlikte işlememiş gibi kadını ateş çemberinin ortasında bırakıp kaçmıştı. Gittikçe daralan ateş çemberinin ortasındaki bir akrep ne yapardı? Kendisini sokardı. Bihter de öyle yapmıştı. Kendisini sokmuştu. Velhasıl kitaptaki Bihter sistematik olarak adım adım intihara sürüklendi. Bu intiharda da kendisinden çok toplumun payı vardı. Evlatlarına anne olamayan, onları da rakibi gibi görüp aleni düşmanlık besleyen Firdevs Hanım'ın... Onu "Firdevs Hanım'ın kızı" olarak etiketleyen toplumun... Genç bir kadının duygusal boşluğundan, sevmek ve sevilmek ihtiyacından faydalanıp kalbine giren sonra o kalbi yıkıp geçip hiçbir şey olmamış gibi kuzeni Nihal ile evlenmeye kalkan ahlaksız Behlül'ün... Olay duyulduğunda suçu işleyen iki kişi olduğu halde sadece Bihter'e ceza kesecek toplumun... Herkes adeta doğduğu günden itibaren tek tek Bihter'in dar ağacını hazırlamış, Bihter'i de o dar ağacına asmıştı. Bihter'e de ayağının altındaki tabureye tekme atmaktan başka yol kalmamıştı. Bihter kendisini öldürmemişti aslında. O tetiği çekene kadar tanıdığı tanımadığı herkes onu yavaş yavaş öldürmüştü. Bu satırı bu kadar uzun niye yazdım? Kitaptaki Bihter'in niye intihardan başka çıkış yolu olmadığı iyice anlaşılsın diye. Başka bir hayatta kitaptaki Bihter'in kurtuluş şansı vardı ve inanıyorum ki kitaptaki Bihter dizidekinin şartlarına kavuşsa o kendisine çıkış yolunu bin kere bulmuştu. Dizideki Bihter kendi hayatını biraz da kendi kendine sabote etti. Bir kere kesinlikle Adnan Bey ile evlenmek zorunda değildi. Amerika'da çok iyi bir eğitim almıştı. Bırak bir şirkete CV yollamayı, kapısının önünden geçtiği şirket (Hilmi Önal'ınki hariç tabii) onu iyi bir pozisyonda işe başlatırdı. Maddi olarak Adnan Bey gibi bir adama ihtiyacı olmayacaktı. Annesinden intikam almanın yolu da annesinin gözüne kestirdiği adamla evlenmek değildi. Babası onun gözünün önünde ölmüştü. Babası ölmeden önce evden yabancı bir adam çıkıyordu. Bunu böyle anlatsa herkese, babasının nasıl öldüğünü olduğu gibi Adnan Bey ve annesinin markajındaki diğer zengin iş adamlarına olduğu gibi anlatsa zaten annesinin başka zengin adamlarla yapacağı evliliğin önünü kapatır, ondan çok güzel bir intikam almış olurdu. Evet Behlül'e aşık olduğunu ve ona olan direncinin eridiğini fark ettiğinde gitmek istedi. Ama Behlül kendisi ile gelmeyince döndü yine Adnan Bey'e yapıştı. Adnan Bey'den iyi bir nafaka ve tazminatla boşanmak için eline türlü fırsat geçti. Hiçbirini değerlendirmedi. En basitinden Adnan'ın ona uyguladığı cinsel şiddeti bahane göstererek boşanabilirdi. Tazminatını alıp gidebilirdi. Ama yapmadı. Behlül demişken onun beş para etmez bir herif olduğunu defalarca gördüğü halde onunla ilgili umutlarını hep taze tuttu. İlk korkaklığında ona notunu vermişti ama ısrarla kalbinde onun aşkını taze tuttu. Aldatıldı bırakmadı. Behlül onu canının en çok yandığı yerden "Firdevs Hanım'ın kızı olmaktan" vurdu yine bırakmadı. Behlül de Behlül diye diye hayatını mahvetti. Bir anlamda kendi sonunu da kendi getirmiş oldu. Çok iyi bir eğitim almış genç bir kadın olarak kurtuluşu evlilikte değildi. İyi bir şirkette iş bulup ayaklarının üzerinde durabilirdi. Annesinden intikam yolu onun evlenmek istediği kişi ile evlenmek değildi. Annesinin şahit olduğu rezilliklerini dillendirse zaten annesinden intikamını alırdı. Haydi o anki duygusal boşluk ile Adnan Bey'in evlilik teklifini kabul etti. Son ana kadar Adnan Bey'den iyi bir tazminat alarak boşanma şansı hep vardı. Hiçbirini kullanmadı. Behlül ile Nihal'in evliliğini bozmak için de çok şans geçti eline. En basitinden Hilmi Bey iddiaları ortaya attığında evet bunlar doğru diyebilir, o evliliği engelleyebilirdi. Ya da böyle demesine de gerek yoktu. "Behlül bana asılıyor." dese zaten o evlilik işi olmazdı. Kendisini "Firdevs Hanım'ın kızı" olarak etiketleyen toplumdan da her daim uzaklaşma şansı vardı. Her an çantasını alıp Amerika'ya uçabilirdi. Orada elini sallasa bin tane Adnan bin tane Behlül'e çarpardı. Bunu da değerlendirmedi. Acı ama gerçek ki dizideki Bihter, az da olsa etrafındakilerin etkisi de olmak ile birlikte, kendi kendini bitirdi. Kitaptaki Bihter'in dizideki Bihter gibi eğitimi olsa, fırsatları olsa o kendine 50 kere çıkış yolu bulmuştu bence. Etrafının sistematik olarak bir kişiyi adım adım intihara sürüklemesi ile kişinin onca kuruluş imkanı var iken kendini o noktaya getirmesi arasında fark var.

Diksiyon, mimikler, anlatım tarzı, tonlama enfes. Bir solukta izledim harikasınız!

Bence akıcı bir şekilde anlatmış, kaç dakikadır dinliyorum ve sıkılmadım.

Kitabı yeni bitirmiş biri olarak söylüyorum bu kadar iyi anlatılamazdı

"Bu nasıl bir sevgi? Hepimizin ruhu çamur içinde."

Tiyatro izliyor gibiyim anlatan hanımefendi gerçekten çok başarılı Tebrik ederim 👏👏👏👏👏👏

Kendini öldürmek cesaret değil acizliktir. Ağzınıza yüreğinize sağlık, sonuna kadar dinledim 👏

2008 versiyonu apayrı bir boyut yıllarca dillere destan oldu her ne kadar aslına uygun olmasa da. Teşekkürler hazel güney. 👍👏👍

Çok keyifli teşekkür ederim. Her pazar gününü merakla bekliyorum. 🌸🌸🌸

Büründüğünüz her karakterde harikalar yaratmaya devam ediyorsunuz. Çok başarılısınız 💞🥰

Bence de ne geliyorsa sevigisilikten geliyor sevgi ve mutluluk en güzel ilac❤🌹🕊

Anlatımı abartılı bulanlar bu anlatımın tiyatral anlatım olduğunu anlamasını beklerdim. Dizi oyunculuğu ve tiyatrocukuk farkı böyle belli oluyor işte. Tiyatro oyuncuları yüksek oynar hep yadirgamayin

Aşk her şeyin mahvolması için iyi bir sebeptir... ve o kadar doğru dediniz ki her şey sevgisizlikten ve sevilmeme korkusundan kaynaklı keşke sevmek kadar kolay olsaydı sevilmek de :(

Önünde sonunda benzemek istemediği yargıladığı annesine dönüştü Bihter.. Kime benzemek istemezsek ona dönüşürüz. Annesine kestiği cezayı hayatıyla ödedi.

Kız kesin bir tiyatrocu,değilse de çok başarılı olacak. Tutkuyla anlatmış ,tebrikler.

Çok güzel anlatmakla beraber sanki yaşıyormuşcasina canlandırıyor 👏

Jane Eyre'nin de hikayesini sizden dinlemek isteriz♥️

Anlatım tarzını eleştiren insanları okudukça bu işin ne kadar zor olduğunu ve kendileri buna kalkışacak cesarete sahip bile olamayacağı aklıma geldi.Eleştirirken acımasız olanların o işe aslında hiç de hakim olmaması.

Bayildim harikasiniz. Inceden mesajlarda vermeyi ihmal etmeden bu kadar guzel anlatimiza hayran kaldim.

İçerik çok hoşuma gitti bayanda sanki bihter gibi yaşayarak anlatıyor 🥺❤️🥰🔥🔥

Ben çok beğendim mimikler anlatım tarzı mükemmeldi fazlasıyla akıcıydı . Bizimle paylaştığınız için teşekkürler

aşırı aşırı sevdim bu seriyi devamı gelsin lütfen bence mimikleriniz tabirleriniz ses tonunuz harika

Anlatiminiz harika yaşatıyorsunuz lütfen dewamlari gelsin emeğinize sağlık ❤️❤️❤️❤️

Kadının oyunculugu çok iyi. Acil keşfedilmesi gerekkk😍😍😍😍😍

Çok güzel bir anlatımdı, tebrik ederim 👏

Her role girebilmek herkesin harcı değil bunu mükemmel başarıyorsunuz.. Yolunuz açık olsun 👏👏👏🧿💜

Kitap gibi geldiniz tskler🙂

Bihter kendi kendini bitirmiş resmen 🤦🏽‍♀️ yine çok iyidi 👌 Teşekkürler

Bu serilerinin devamini bekliyoruz 🤗🤗

Yaşayarak anlatıyorsunuz 😍 müthiş

bence harika bir çlışma olmuş mimikler vs her şey yerinde. anlatırken adeta yaşıyor. izleyiciye harika ekilde geçiyor emeğinize sağlık

bu konsepti sevdim devamı gelsiiiin✌🏻

Her şeyiyle şahaneydi 😍

Her zaman ki gibi çok başarılı olmuş. Emeğinize sağlık 🤘🤘🤘

MAŞALLAH Bayıldım Anlatım Tarzına

Muhtesem bir anlatım; psikoloji and sosyal bilim icerikli oldukça yerinde bir özetler. keyifle izledim 😇😇

ayyy bayılıyorum bu seriye

Öncelikle bu hanımefendi neden Osmanlı döneminden kalmış gibi giyinmiş olaylar 1900 lerin sonlarında geçiyor? En önemlisi ise mimikleri, konuşma tarzı, her kesi suçlama şekli Bihter karakterini korumakdan ziyade psikolojik sorunları olan bir kadının sayıklamaları gibi görünüyor. Dizisini izlerken oysa, ne kadar da saygı duymuşdum bu kadına. Resmen itibat suikasti gibi bir video olmuş yalnızca 6 dakika dayana bildim.

Bayılıyorum sana abla çok keyifli izliyorum ❤️🍒

Sıkılmadan dinledim emeyinize sagliq 🥰

En sevdiğim seri oldu diyebilirim ❤️

Emeğinize sağlık gayet başarılı anlatım olmuş yorumları okudum hadsizlik başka birşey değil

Ya yemin ederim içerik aşırı iyi ağlıycam bu neeeeeee bağımlı oldum

Mükemmel bi canlandırma.. çok tatlı bir kadınsınız başarılar 💖💖💖💖

Ahh Bihter ah hiçbir zaman ihanet edem kadın gibi görmedim Bihteri sadece o yanlış tercihinin kurbanı oldu intikam hırsı ile hareket etti ama aşk kadını olduğunu unuttu belki de hiç bilmiyordu ta ki bişeylerin eksik olduğunu görene kadar Behlül ise hiçbir zaman kimseyi sevmedi kendinden başka Behlül gibiler yüzünden çok Bihterler kurban oldu 💔

Çok çok güzel tekrar tekrar dinliyorum başarılar güzel kizimiza

Çok iyi anlatıyorsunuz emeğinize sağlık

Gayet de canlandirarak hissettirerek anlatmissin Neyi elestirmisler anlamadim Basarilar 🌸

Çok doğru yorumlar. Aynı fikirdeyim. Bu hikaye de Bihter i hiç suçlamadım.

Bayılıyorum bu seriye

Çok güzel emeğinize sağlık devamı gelir umarım 👌🏻

Anlatım çok güzel fakat mimikler çok abartılı ve avam olmuş

Bazı annelerin kendi kızlarını anlamadan hayatlarını mahv etmələri çox acımasız

Orjinal hikayeyi yansıttığınız için öncelikle sizi tebrik ederim evet Bihter ihanet açısından kabul edilebilir birşey yapmadı güven duygusunu bertaraf etti ama gerçek aşkı ve tutkuyu istemesi onu biraz da olsa masum yapıyor lakin o yine de Firdevs Yöreoğlu'nun kızıydı hafif meşreflik kanında vardı ama yine de romanın en masum 2 karakterinden biriydi biri beşir biride o

Hissettirdiniz teşekkürler 😌başarılı buldum

Çok çok çok güzel anlatmışınız bu tarz başka videolar da çekin lütfen lütfen lütfen🙏🏻🙏🏻🙏🏻

Akıcı anlatıyosunz ama mimikleriniz aşıırrrıı fazla... Yinede Teşekkürler 😊

İyy bu ne😒🥲canım Beren saat forever❤️

Bayildimmmmm ❗👍 devam🖋️🖋️📓🎥

Hürrem sultanı da lütfen yorumlayın. Çok başarılı olmuş.

Bihter her zaman tutkunun kadınıydı tutkusu hayatından öndeydi cesaretliydi,tutkuluydu,aşk kadınıydı maalesef bunlar onun sonu oldu ama Bihter doğrularla yüzleşemeyecek kadar da korkaktı 🥀🥺

Emeğinize sağlık çok çok güzel olmuş ☺️☺️

Muhteşem bir anlatım ❤

Kinolara baxmağdansa sizun manoloqa baxmağı tərcih edərim ağznza sağlığ var olu😍

Bihter karakterini yaşıyor beren saat

Ay cidden bihterden sogudumm

Emeģinize saģlik

Çok güzel bir seri lütfen devamı gelsin. Karakterler hakkında eleştri şeklinde sizden izlemek keyif verici.

efsane aşkı memnu daima.

İsterse Bihter in gercegi gelsin. Bizim icin Bihter hep Beren Saat.

Çok başarılı🙏🏽🙏🏽

Harika olmuş anlatım tarzı çok güzel

Bihter gerçek bir karakter değil. Halit Ziya Usakligil'in romanından hayali bir karakter.

Çok güzel anlatmış Bihter Ziyagil unutulmaz.

Gözlerim kapalı dinlesem firdevs hanım anlatıyor sanarım.. aynı ses tonu

Çok güzel anlatım tebrikler

Buradaki oyunculuk kitaptaki gerçek Bihter'den çok Beren Saat olmuş Bihter en azından daha kırılgan daha nahif bir karakter gerçek kişiliği anlaşılmıyor sanırım

Mimikleri hakkındaki yorumlar çok yerinde Ama hikayenin bitişi... 1 doğru bütün yanlışları götürdü Muhteşemdi' Belki de birini yargılamadan önce Kendi kafamızı temizlemeli ve sevmeyi öğrenmeliyiz. Ne dersiniz?"

Abla bağımlın oldum teşekkürler

Sondaki konusma çok anlamli ve çok guzeldi👏

8 Mart Dünya Kadınlar Günü için de bir video gelmeli bence. Bu arada yine döktürmüşsün Hazel abla. Çok güzel olmuş. Kadınlar artık ezilmemeli. Bu toplum, bu düşünce ve bu davranış değişmeli artık. Şimdiden bütün kadınların 8 Mart Dünya Kadınlar Günü kutlu olsun. Helal olsun Vibio ailesine 👏

Çok gerçekçi bir karekter çizilmiş mükemmel

Bence gayet güzel ve başarılı bir anlatım olmuş elinize emeğinize sağlık tebrikler 🥳🥳🥳🥳😎😎😎😎

COKKK GUZELLL DEVAMI GELSINNNNNNNNNNNNNN

ölmek en kolayı asıl zor olan şuanki dünyaya rağmen güçlü bir güllüşle dik bi duruşla yaşamak inanın en zor olanı bu ....

Emily Brönte'nin Uğultulu Tepeler kitabını yaparsanız müthiş olabilirr

Tebrikler gençler.🌹

Sonunu çok güzel bağlamış yaaa 🤗

diziyi anlattı bize sadece

Ellerinize sağlık güzel video olmuş fakat bir bilgi hatası var. Batılı anlamda ilk romanımız Aşk-ı Memnu değildir. Yine Halit Ziya'nın yazdığı "Mai ve Siyah" isimli romandır.

Defalarca izledim 👏♥️❤️👏❤️

Videolariniz harika,uslubunuz etkileyici,bakisaciniz derin ve genis,tebrik ederim devanimda Kara Fatmayi,birinci Turkiye dunya güzelini ve Helikopter katasinda sehid olan bayan biliminsanlarini ve Turkiye Klassik yatarlarinin eslerini-yazarlarimizin ilham perileri ve Asik Veyselin esini sizden seyretmek isterim....siz bir kisa Film gibi etkileyicisiniz. ..Yaptinigiz is gercekten sanal dunyanin Venus yildizidir.Nadiren seyredilen videotarzindan ve derinlikte .Yine tebrikler ve tesekürler.