Рет қаралды 233
İhsan Raif Hanımın Hikayesi
⬇️ ⬇️ ⬇️ ⬇️ ⬇️
• İhsan Raif Hanımın Ki...
Cemal Süreya'nın Masasından İhsan Raif Hanıma Uzandık Kimseye Etmem Şikayet
“Kimseye etmem şikâyet; ağlarım ben halimeTitrerim mücrim gibi baktıkça istikbalimePerde-i zulmet çekilmiş korkarım ikbalimeTitrerim mücrim gibi baktıkça istikbalime…”
Çok severim, hatta en sevdiğimdir diyebilirim ruha dokunan bu şarkı için.
Güftesi edebiyatımızın ilk kadın şairlerinden İhsan Raif hanıma aitmiş. Şarkının öyküsü ise dinlerken hissettirdiği kadar dokunaklı ve hüzünlü,İhsan Hanımın ve şarkının hikayesine geçmeden sizler de abone olup videoyu beğenirseniz çok sevinirim.İhsan Raif hanım Çerkes kökenli Servet Hanım ile 2. Abdülhamit dönemi Nafia ve Ziraat Nazırı Köse Mehmed Raif Paşa’nın kızı .1877’de Beyrut’ta dünyaya gelir.
Sultan II. Abdülhamit kendisinden pek hoşlanmadığı için sık sık taşrada görevlendirilir Raif Paşa. Çocuklarının eğitimine çok önem verdiği için de onlara özel hocalardan müzik, edebiyat ve Fransızca dersleri aldırır.
Küçük yaştan itibaren edebiyata ilgi duyan İhsan Raif, dönemin şairlerinden Rıza Tevfik’in etkisiyle hece ölçüsüyle halk şiiri tarzında şiirler yazmaya başlar ki şiirde hece ölçüsünü kullanan ilk kadın şairlerimizden olur sonrasında.
İhsan Raif hanım ailesiyle birlikte bir dönem Şişli kaymakamlığına ait olan ve 2019 yılında Kalyon inşaat tarafından vakıflar genel müdürlüğünden kiralanan Nişantaşı Rumeli caddesindeki meşhur Taşkonak’ta yaşamış.
Bir gün İhsan Raif ablası Belkıs ile Konakta beşinci kattaki odalarında oynarken, odanın kapısı birdenbire açılır ve tanımadıkları bir adam içeri girer.
Adam İhsan Raif’i kaçırmaya kalkışır ama çocukların çığlıklarıyla geldiği gibi merdivenlerden kaçar! Noluyor adam kimdi, nasıl girdi içeri filan derken kim olduğu bulunur.
Reji memuru Mehmet Ali adında biridir. Evdeki hizmetkarların yardımıyla küçük kızı kaçırmaya çalışmıştır.
Baba Raif Paşa, bu olayı büyütür namus meselesi haline getirir ve 14 yaşındaki kızını, suçsuz olduğunu bilmesine ve adamı hiç tanımıyor olmasına ,İhsan’ın ailenin tüm yalvarmalarına , itirazlarına rağmen bu adamla evlendirip İzmir’e yollar.
İhsan hanım sonrasında bu olayla alakalı şunları söyler;
“Babamın terazisinin şaştığını hiç görmemiştim. Onu Hazret-i Ömer adaletinin timsali bilirdim. Benim istikbalimi tartarken adil olmadı o terazi.
2
Mehmet Ali’yle nikâhlanmaktan başka çıkar yolum kalmadı. Günlerce gözyaşı döktüm, haftalarca yalvardım. “Babacığım, masumum, bana kıyma, derslerimi tamamlayayım, yaşım küçük, beni yakma!” diye dizlerine kapandım. “Beni sevdiğim biriyle evlendir, telli duvaklı gelin et…” dedim. Dinlemedi.”
İhsan Raif, 14 yaşında gelin, 15 yaşında da anne olur. 1890 senesinde ailesinden, sevdiklerinden ayrılır, İşte o zaman o duygularla yazar bu meşhur şiirini de..
27 yaşında boşanır ve üç çocuğuyla birlikte İstanbul’a geri döner İhsan.
İlk eşine olan hislerini de şu dizlerle dile getirir;
“Sabreyle Ali, bir gün olup mat olacaksın; ölsen dahi sen lanet ile yad olacaksın.”
İhsan Raif 32 yaşında ikinci evliliğini yapar. Bu evliliği sadece 1 gün sürer. Kocası, itaat göstergesi olarak elini öpmesini ister. “Biz iki medeni insan olarak evlendik“ diyen İhsan Raif el öpmez ve ikinci evliliği aniden biter.
İhsan Raif ilk şiirlerini, kadın dergisi Mehasin’de yayımlamaya başlar. Bunlar vatanperver şiirlerdir.
İhsan Raif 35 yaşında daha önce hiç tatmadığı bir duyguyu yaşar. Bu duygunun adı “AŞK“tır. Dönemin “Rübab Dergisi'nin “ yönetmeni yazar Şahabettin Süleyman'ın aşkıyla sarhoş olmuştur. “Ruh İkizim“ dediği yazarla üçüncü evliliğini yapar. 1914 yılında nikâh yine Taş Konak'ta kıyılır. Konakta Yahya Kemal, Ahmet Haşim, Ruşen Eşref, Fazıl Ahmet gibi dönemin ünlü şair ve yazarlarının katılımıyla edebiyat partileri yaparlar, şiirler okurlar, musiki icra ederler.
Balkan Savaşı sırasında, Hilal-i Ahmer cemiyetinde gönüllü hemşirelik yapar. Yardım sağlamak, gönüllü toplamak ve eğitime destek vermek için kurulan Müdaafa-i Milliye cemiyetinin Osmanlı hanımlar heyetinde de etkin olarak çalışır, toplantılara katılır.
Balkan yenilgisinden sonra Müdafaai Hukuk derneğinin düzenlediği büyük mitingde de Fatma Aliye ve Halide Edip ile birlikte kürsüye çıkıp şiir okuyan kadınlar arasındadır.
İhsan Raif, Fecr-i Ati'ci eşi ile tüm zenginlerin sağlık tatili için gittikleri İsviçre-Davos'a giderler. O sırada Avrupa'da “ İspanyol gribi “ salgını vardır. Alp Dağları'nda romantik bir tatil geçirirlerken İspanyol gribine yakalanan Şahabettin Süleyman kurtarılamaz ve bu illet çifti ayırır.
İhsan Raif Hanımın Kimseye Etmem Şikayet Şiirinin Hikayesi
Instagram : emreyurttak...
Facebook : profile.php?...
Web : www.emreyurttakalin.com
KZfaq : / emreyurttakalin
#emreyurttakalın #hikaye #edebiyat #şiir